• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Arınç: Gereği yapılacak!

Yeniakit Publisher
2013-12-30 18:38:38 - 2013-12-30 18:46:12
Arınç: Gereği yapılacak!

Bakanlar Kurulu sona erdi. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet sözcüsü Bülent Arınç açıklama yaptı.

İşte Arınç'ın konuşmasından satır başları...

* Yeni arkadaşlarımız tanıdığımız arkadaşlarımız. Efkan Âlâ ile birlikte bütün arkadaşlarımıza başarılar diledik. Arkadaşlarımız da bu konudaki düşüncelerini başbakanımıza ve bizlere ifade etmiş oldular. Tabi 2013’ün son Bakanlar Kurulu toplantısı olması sebebiyle iç ve dış gelişmeler bakımından tekrar bir gözden geçirme imkanı bulduk. Bir yıl içerisinde pek çok şeyler oldu. Bir çoğu hafızalarımızdan silindi. Ama her olayın kıymeti var. 2014 yılı hedeflerimizi de performanslarımızı da topluca ifade etme imkanlarımız oldu.

* 2014 yılına gidiyoruz. Ahmet Kahraman arkadaşımız dün vefat etmiştir. Ahmet Kahraman’ı meslek hayatından tanıyan, arkadaşlarımız olan, müsteşarlık dönemiyle, HSYK’da da görev yapması sebebiyle yakından tanımıştık. Huzurlarınızda Allah’tan rahmet diliyorum. Tarafsız bakan konumunda da son seçimler öncesinde de görev yapmıştı. Eşleri de yargı mensubudur. Başsağlığı diliyorum.

* Bazı bakan arkadaşlarımızın sunumları oldu. Sayın Taner Yıldız üç kanun tasarısı taslağı üzerinde bilgi sundular. Biri, enerji ve tabi kaynaklar bakanlığının teşiklat görev kanunu, özet olarak taslakta yer alan konulardan birisi, nükleer enerji proje uygulaması dairesi kaldırılmaktadır. Kamu kurum ve kuruluşlarınca, süresi 5 yılı geçmemek üzere enerji performans sözleşmeleri yapılabilecektir. Doğal mineralli su arama işlerine ilişkin olarak, bakanlardan oluşan bir kurul meydana getirilmektedir. Taslak olumlu görülmekle birlikte, bazı konularda ek çalışma yapılması gereği duyulmuştur.

* Kalkınma bakanımız Cevdet Yılmaz önemli bir konuda açıklama yaptılar. Referandumla anayasada değişiklikler yapılmıştı. Ekonomik ve sosyal konseyin yeniden düzenlenmesi gerekiyordu. Bir taslağı sundular. Bu da olumlu karşılanmakla birlikte tekrar gözden geçirilmesi benimsendi.

* Çalışma ve sosyal güvenlik bakanımız, iş hayatımızı ilgilendiren konular üzerinde sunumlar yaptı. Bu çalışmaların yakın zamanda sonuçlandırılarak sunulması ilke olarak benimsendi. Asgari ücretin ne olacağına ilişkin merak yaşanıyor. Komisyonda farklı kesimlerden temsilciler var. mümkün olabilecek gelişmeler konusunda sayın bakan açıklama yaptı.

* Prensip olarak asgari ücretin tespitinde mümkün olduğunda yüksek tutulması prensip olarak benimsendi. Asgari ücrete ilave olarak da, bildiğiniz gibi 4 çocuğu olanlar sıfır vergiye tabii idi. Bunu üç çocuklulara değiştirmek suretiyle, 40-50 liraya yaklaşan bir gelir elde edebilecekler. Ama bu kanun ile olabilecek, kanun maddesi ilave edilebilecek.

* Sayın Başbakanımızın yurt içi gezilerinde halktan büyük talep geldi. İllere ve ilçelere doğlagaz talep edilmesi. Bu dikkate alındı. BOTAŞ'a verilen görev süresi 28 Haziran 2014 tarihine kadar uzatıldı.

* Halkımızın Sayın Başbakanımıza ve partimize ilgisinde eksilme olmadığı gibi yüzde yüz artış vardı.  Her yer çok kalabalıktı. Sayın başbakanımıza, hükümetimize karşı gösterilen güven duygusu en üst noktaya varmıştı. Bunun dışında yine iç ve dış gelişmelerle ilgili görüşmeler yapıldı.

* İç ve dış görüşmelerle ilgili bazı görüşmelere yapıldı.

* Bu çok büyük bir eleştiriyle karşılanan bir durumdur. O da şu. Adli Kolluk ile ilgili yönetmelik, içişleri ve adalet bakanımızın iştirakiyle değiştirilmişti. Bununla ilgili olarak Barolar Birliği ve bir iki kuruluş, Danıştay 10. Dairesi’nde dava açtılar. İptalini istediler. Bu hukuki bir konudur. Elbette Danıştay konuyu inceleyecek, yasalara uygunluğu denetleyecekti. Ancak beklenmedik bir gelişme oldu. HSYK kararda bir gün öcne bir tavır ortaya koydu. Belli sayıdaki üyenin yaptığı açıklamayı hepimiz hayretle karşıladık. Adalet bakanımız, bakan arkadaşlarımızla bir aradaydık. 12 Eylül 2010 referandumuyla yeniden hayat bulan HSYK’nın kanuna baktığımız zaman, başında Adalet Bakanı'nın bulunduğu bir kurul böyle bir karar alamaz.

* (Yargı- hükümet gerginliği) Bu hukuki bir konudur. Elbette Danıştay konuyu inceleyip yasalara uygunluğunu denetleyecekti. HSYK karardan bir gün önce tavır ortaya koydu. Açıklamayı hepimiz hayretle ve üzüntüyle karşıladık. Başında Adalet Bakanı'nın bulunduğu bir kurum böyle bir karar açıklayamaz. Bu yargıya doğrudan bir müdahaledir.

* HSYK toplanacaksa buna başkan Adalet Bakanı'nı kast ediyorum veya yetki verdiği Başkan vekilini çağırması gerekir. Bir diğeri ne karar alırsanız alın bu kararı açıklamak başkana düşer. Basına bir bildirinin sızdırıldığı, bir bildiriyle karşı karşıya kaldık.Bunu tartışabilirdik. Danıştay'ın ilgili dairesini tenzi etmek isterim. Elbette Sayın Başbakanımızın ve bizlerin endişe duyması kaçınılmazdır. HSYK'nın kendi kanunun görmezden gelerek yaptığı bir çalışmadır. Ama ertesi gün Danıştay’ın ilgili dairesi yürütmeyi durdurma, veya iptal noktasına gidecek. Bu beklenen bir kişiydi. Talebi reddedeceklerdi ya da talebi kabul edeceklerdi. HSYK’nın bir yönlendirme yapmalarına direnmeleri gerekirdi.

* (Görevden alma) Haksızlığa uğradığını idia edenler yargıya başvurabilir.

* Eski günlerin özlemini çekenler 'oh' dedi.

* Her erk görevini bağımsızlık içinde yapmalı.

* Hükümetimizin gerekeni yapacağından hiç kimsenin şüphesi olmasın.

* Yargıyı denetleyecek hangi güç var?

* HSYK büyük bir hata yapmıştır.

* Peki yargıya geldiği zaman onu denetleyecek hangi güç var? Hiçbir şey yok. Gazetelerde boy boy yazılıyor. Görevini kötüye kullanan bir HSYK üyesi hakkında ne yapabilirsiniz? Hiçbir şey yapılamaz. Yürütmenin yasamanın ellerinin kollarının bağlandığı bir ülkede, yargı gücünün karşısında hiçbir denetim mekanizması yok ki, onun yaptığı yanlışlar dikkat çekebilsin. HSYK mahkemelere talimat vermek suretiyle büyük bir hata yapmıştır. Bu hukuk dışılıkları dikkate alan hükümetimizin gerekeni yapacağından hiç kimsenin kuşkusu yoktur. Bir kanun değişikliği, anayasa değişikliği gerekli olacaksa bugünden bir şey söyleyemem. Bunun merkezi TBMM’dir. Adalet bakanlığımızın, yargısal ve yasal ne yapılacaksa bütün bunları en kısa zamanda yerine getirecektir.

* Görevini kötüye kullananlarla ilgili yargısal ve yasal ne yapılacaksa yerine getirilecektir.

* (Yeniden yargılama tartışması) Bu konu tartışılmadı tartışılmaya değer görülmedi. Bugünkü yapısal ve yeniden yargılama hususlarının değiştirilmesi söz konusu değildir. Buna yönelik Adalet bakanımızın bir çalışması yoktur.

(Yalçın Akdoğan'ın makalesi) Akdoğan’ın yaptığı açıklamanın üstüne bir kelime ifade etmeye bile gerek yok. O kendisini ilgilendirir. Hukukçu olarak söyleyeyim. Tartışılmadı, tartışılmaya da değer görülmedi. Benim bildiğim kadarıyla söyleyeyim, yeniden muhakeme edilmenin şartları vardır. Bu şartlar, bitmiş, kararı çıkmış, denetimden geçmiş kararlar için geçerlidir. Halen yargılaması devam eden mahkemeler için yeniden muhakemeden söz edilemez.  Şüphesiz AB sürecinde, AİHM kararları gereğince aldığımız bazı hükümler var. orada da yeniden yargılamanın yolları getirilmiştir. Bunun dışında bir muhakeme sürecini başlatmak mümkün değildir.

* (Görev değişiklikleri)Eğer rutin olarak bazı görev değişiklikleri gündeme gelmişse, siz birilerini hedef haline getirirseniz bu doğru değil. Bakanın Müsteşarı görevinin başındadır. Ancak bakanlar özellikle yeni göreve başlayan bakanlar, bürokratlarıyla ilgili tasarrufa gidebilir. Bunu cemaatle, bir gazeteyle düşünceyle, son yaşanan olayların parçası olarak göstermek yanlış olur. Bunların çetelesini tutmaya da gerek yok. Eğer haksız olduğunu iddia eden varsa, yargısal denetim ne güne duruyor? Koşar dava açar. İdare içerisinde üst düzey bürokratların görevlerine dönme arzusu, bürokrasi de hoş karşılanmış değildir. Bazı valilerin beş defa geldiğini altı defa geldiğini de biliyoruz. Bir gün Danıştay başkanı ve başkaları bir arada bulunuyorduk. Birisi geldi, Bakanım nasıl işler gidiyor diye, benim işlerim kolaylaştı dedi, valilerin yarısını ben yarısını Danıştay atıyor demişti.

* Yabancı basının ilgisinden şikayetçi olmayız.

* Hükümetin çalışmak istemediği bir valinin, yargıya giderek tekrar göreve dönmesi arzusu bugüne kadar yaşanmamıştı. Ama şimdi yaşanıyor. Herkes gidebilir. Tasarruf onlara aleyhine olduğu düşüncesindeyseler, hepsi yargıya koşabilirler.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23