• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Arabistan ülkesi duyurdu: 7.000 yıllık yapı ama gerçek insan - hayvan başı kemikleri çıktı! Arap bilim dünyası şokta

Yeniakit Publisher
2023-10-14 20:22:00 - 2023-10-14 20:54:12
Arabistan ülkesi duyurdu: 7.000 yıllık yapı ama gerçek insan - hayvan başı kemikleri çıktı! Arap bilim dünyası şokta

Suudi Arabistan’da bilim insanları buldu: Eski bir taş anıtta kazı yapan arkeologlar, binlerce hayvan kemiğinin yanı sıra en az dokuz kişiye ait insan kemikleri

Suudi Arabistan’da eski bir taş anıtta kazı yapan arkeologlar, binlerce hayvan kemiğinin yanı sıra en az dokuz kişiye ait insan kemikleri ortaya çıkardı.

Bulgular, yaklaşık 7.000 yıl önce insanların Suudi Arabistan’daki taş yapılarda ritüeller ve diğer faaliyetleri yürütmek için bir araya geldiğini gösteriyor. Bu ritüeller arasında hayvan boynuzlarının ve kafataslarının bırakılması da yer alıyor gibi görünüyor.

Suudi Arabistan’da mustatil (Arapça’da “dikdörtgenler”) adı verilen binden fazla tarih öncesi dikdörtgen taş yapı belgelendi. Ancak bunların tam olarak ne zaman ve neden inşa edildiği bir sır olarak kaldı. Suudi Arabistan’ın kuzeybatısındaki bir bölge olan AlUla Kraliyet Komisyonu, 2018 yılında bölgedeki mustatilleri ve diğer arkeolojik kalıntıları belgelemek ve incelemek için bir proje başlattı.

Yakın zamanda kazılan mustatil 40 metreye 12 metre boyutlarında; taş duvarların kalınlığı ise 2 metreye kadar çıkıyor. Ancak o zamandan beri tahrip olan duvarların orijinal yüksekliği belirsiz.

arkeofili uzmanları aktardı: Arkeologlar, mustatil içindeki avlunun ortasında, törenlerin gerçekleştirildiği iki ocakla birlikte ibadet yeri işlevi görmüş olabilecek bir yapı bulunduğunu söylüyor.
Arkeologlar mustatilde ayrıca toplam ağırlığı yaklaşık 25 kilogram olan 3.000’den fazla hayvan kalıntısı parçası buldular. Bu hayvan kalıntıları arasında sığırlar ve keçi gibi hayvanlara ait yüzlerce boynuz ve hayvan başı yer alıyor.

Çalışmanın baş yazarı Wael Abu-Azizeh, Ortadoğu’daki diğer tarih öncesi alanların da çok sayıda sığır kafası ve boynuzu içerdiğini, bunların arasında Yemen’de sığır kafataslarından oluşan bir halkanın sergilendiği bir alan da bulunduğunu söylüyor. Arkeologlar, hayvan kemiklerinin MÖ 5.300 ila MÖ 5.000 yılları arasında buraya bırakıldığını belirtiyor.

Söz konusu mustatilde bulunan insan kemikleri en az dokuz kişiye aitti: iki bebek, beş yetişkin, bir ergen veya genç yetişkin ve bir çocuk.

Ekip, mustatilde bulunan insan kemiklerinin en az dokuz kişiden geldiğini yazdı: iki bebek, beş yetişkin, bir ergen veya genç yetişkin ve bir çocuk. İnsan kalıntıları, hayvan kemiklerinin mustatil içerisine yerleştirilmesinden birkaç yüzyıl sonrasına tarihleniyor. Abu-Azizeh, bunun toplu bir mezar olduğunu ve orada gömülen kişilerin mustatil inşaatçılarıyla akraba olup olmadıklarının belirsiz olduğunu söylüyor.
Çalışmada yer almayan Fransız Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi’nden (CNRS) arkeo-antropolog Olivia Munoz, buradaki insan kalıntıları hakkında daha fazla ayrıntının yayımlanacağını umuyor. Munoz, şunları söyledi: “Bireylerin bütün olarak mı buraya bırakıldığı, yoksa zaten ayrışmış iskelet parçalarının bazı kısımlarının mı mustatil içine bırakıldığını anlamaya yardımcı olmak için kemik türüne göre dağılımı bilmek ilginç olurdu.”

Mustatil’in neden inşa edildiği ve neden bu kadar çok hayvan kemiği içerdiği belli değil. Antiquity dergisinde 2021 yılında yayımlanan bir makalede araştırmacılar, mustatillerin bölgedeki bir “sığır kültünün” parçası olabileceğini öne sürdü. Ancak Abu-Azizeh, bu fikre katılmadığını belirterek, ekibin kazılarında büyükbaş hayvan kemiklerinin bölgede bulunan hayvan kalıntılarının yalnızca küçük bir kısmını oluşturduğunu ve bunların çoğunu da keçilerin oluşturduğunu belirtiyor.

Mustatil’in “geniş açık avlu” tasarımı, burada kalabalıkların toplandığını gösteriyor. Çok sayıda hayvan boynuzu ve kafatası kalıntısının varlığı, burada ritüellerin gerçekleşmiş olabileceğine işaret ediyor. Ayrıca olası ibadet alanında bulunan iki ocak ve bazı hayvan kemiklerinin yakılmış olması, ritüelin hayvan kemiklerinin yakılmasını da kapsamış olabileceğini düşündürüyor.

Çalışmada yer almayan Toronto Üniversitesi Yakın Doğu arkeolojisi fahri doçenti Anne Porter, alanın önemli bir özelliğinin iyi korunmuş olması olduğunu söylüyor. “Bunun gibi açık hava yapıları, nerede bulunurlarsa bulunsunlar, genellikle oldukça tahrip olmuş halde bulunuyor.”

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Leyl....

Cogunlukla erkek hayvanlar kurban edilmi$.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23