Akiller STK’lar ile buluşuyor

Akil İnsanlar Heyeti Ege Bölgesi Grubu üyeleri, Afyonkarahisar’da, sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldi.
Kentteki bir otelde düzenlenen toplantı öncesi konuşan grup üyesi Avni Özgürel, Ege Bölgesi’ndeki illeri tek tek gezdiklerini, buralarda vatandaşlarla, sivil toplum örgütü başkanları ya da temsilcileriyle sohbetler ettiklerini söyledi.
Görüşme yaptıkları kişilerin düşüncelerini, kanaatlerini önemsediklerini belirten Özgürel, “Türkiye’nin içinde bulunduğu dönem, süreç hakkında, bunun öneminin farkında olan herkesle görüş alışverişinde bulunmayı bir vazife olarak kabullendik. Düşüncelerinizi, itirazlarınızı, eleştirilerinizi ya da ümitlerinizi, beklentilerinizi siyasete iletmek gibi bir görevimiz var. İlk olarak düşüncelerimizi sizlerle paylaşmak istiyoruz. Umarım ki faydalı bir görüşme olur” dedi.
Özgürel’in konuşmasının ardından toplantı, basına kapalı devam etti.
Afyonkarahisar ve Uşak’tan sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı toplantıda, grup üyeleri yazarımız Hasan Karakaya, Fehmi Koru, Fadime Özkan ile Baskın Oran da yer aldı.
DOĞU’DA DESTEK YÜZDE 90’I AŞIYOR
Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu da çalışmalarına tam gaz devam ediyor. Tunceli ve Erzincan’da Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri, vatandaş ve esnafla bir araya gelen grup üyeleri, sürece verilen destekten memnun.
Temaslarının Tunceli ayağını değerlendiren Akil İnsanlar Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkanı Can Paker, “Benim gördüğüm, Doğu Anadolu kesinlikle bölünmek istemiyor. Buradaki insanlar, Türkiye’nin içinde kalarak geleceklerinin çok daha müreffeh ve dünyayla ilişkilerinin çok daha kolay olacağını çok iyi biliyorlar” dedi.
Tunceli’de çatışmaların çok yoğun yaşandığını anımsatan Paker, kentin nüfusunun ağırlıklı Alevi olduğunu, insanların hem barışı istediğini hem de inanç özgürlükleriyle ilgili yoğun taleplerinin bulunduğunu söyledi.
Vatandaşların, insan haklarının yasal güvence altına alınmasını istediklerini belirten Paker, Doğu Anadolu bölgesinde yaşayan insanların yaklaşık yüzde 90’ının barışı desteklediğini kaydetti.
ERZİNCAN’DA ZİYARETLER
Heyet dün Erzincan’da da çalışmalarına devam etti. Önce Erzincan Belediyesi Çok  Amaçlı Salonu’nda düzenlenen toplantıda vatandaşlara süreci anlatan heyet daha sora Ulular Cemevi’ni ziyaret  etti.
Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Başkanı Can Paker, Grup Sekreteri Ayhan Ogan ile üyeler İzzettin Doğan, Mahmut Arslan, Abdurrahman Kurt ve Mehmet Uçum, Erzincan’da Ulular Cemevi’nde vatandaşların çözüm sürecine ilişkin görüşlerini dinledi.
Paker, burada yaptığı konuşmada, 30 yılı aşkın süredir ülkede ismi konulmamış bir savaşın sürdüğünü, bu topraklarda doğan insanlardan her iki taraftan da hayatını kaybedenler olduğunu söyledi.
Barışın önemine dikkati çeken Paker, Akil İnsanlar Heyeti’nin çalışmalarına değinerek, şöyle konuştu:
“Biz çözüm sürecinin bir parçasıyız. Her şehirde insanların fikirlerini alıp yol gösterici olarak ilgili yerlere sunuyoruz. Bundan önceki cemevi ziyaretlerinden ‘Aleviler barışsever, sabırlı insanlar ama bizim de insan hakkı olarak istediğimiz birtakım koşullar var. Biz de bunların yerine getirilmesini istiyoruz. Lütfen bize ‘silahlanmadık’ diye ayrı muamele yapılmasın’ izlenimini alıyorum. Bunu da gerekli yerlere mutlaka ileteceğiz. Türkiye, bu sürecin sonunda çok hızlı bir demokratikleşme sürecine girecek. Yepyeni bir Türkiye dönemi başlıyor ancak savaş bitmeden bu dönem başlayamaz. Önemli olan bu savaşı bitirmek.”
Doğu Anadolu’daki illerde yaptıkları görüşmelerde bölünme talebi izlenimi edinmediklerini belirten Paker, “Ana dilde eğitim, korucularla ilgili durumun ortadan kalkması ve yerel yönetimlerin güçlenmesi talepleri var. Bu taleplerin de doğal olduğunu görüyorsunuz. Bu insanların da daha iyi yaşamak istediğini görüyoruz” ifadesini kullandı.
SON 16 YILDA 2 BİNE YAKIN CEMEVİ YAPILDI
Cem Vakfı Genel Başkanı ve Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi Grubu Üyesi İzzettin Doğan ise Türkiye’de son 16 yılda 2 bine yakın cemevi yapıldığını ifade etti.
Cemevlerinin 63’ünün İstanbul’da bulunduğunu belirten Doğan, bu kentte yavaş yavaş cemevi sorununun halledilmek üzere olduğunu müjdelemek istediğini söyledi.
Aleviliğin, ders kitaplarında okutulduğunu dile getiren Doğan, “Bizim istediğimiz gibi mi? Bu tartışılır ama bu bir başlangıç” dedi.
 Üye Mahmut Arslan da bölgede yaptıkları ziyarette, bu sürecin barışçıl bir anlayışla çözülmemesi durumunda yarının bugünden daha sıkıntılı olacağını gördüklerini belirtti.
Sorunun çözümü konusunda geleceğe dair umutları olduğunu aktaran Arslan, insanların ölmediği, kurşunların sıkılmadığı, çatışmaların olmadığı bu sürecin sürdürülebilmesinin, Türkiye’nin bütün sorunları için anahtar işlevi göreceğini ifade ederek, “Bütün sorunların çözümü, barış süreciyle başlayacaktır” dedi.
Üye Mehmet Uçum ise akil insanların ortak mesajının barış ve birlik olduğunu söyledi. Sorunların kaynağının dışlayıcı, baskıcı devlet olduğunu öne süren Uçum, devletin toplumla barıştığını ifade etti.
Grup Başkanı Can Paker de “Barış sürecinin başarıyla sonuçlanması, Türkiye için ilk etapta ekonomik olarak bir sıçrama noktasıdır. Daha barış sürecinin adı konulduğunda, dünyada Türkiye’yi değerlendiren kuruluşlar, Türkiye’nin notunu yükseltti” diye konuştu.
Öte yandan, Paker’in konuşması sırasında salondaki bir grup, Akil İnsanlar Heyeti’ne tepki gösterdi.
İç Anadolu’da destek yüzde 60
Akil İnsanlar Heyeti İç Anadolu Bölgesi Grubu Sekreteri Cemal Uşşak ise, bölgede sürece desteğin yüzde 60’larda olduğunu belirterek, “Kürtler ve Kürt olmayanlar, ‘canımıza tak etti, bu ızdırap sona ersin, kan ve gözyaşı dinsin’ diyor” dedi.
Kayseri Gazeteciler Cemiyeti’ni ziyaret eden Uşşak, gazetecilikle ilgili bir kuruluşta başkan yardımcılığı görevi yaptığını söyledi.
Dünyanın her ülkesinde zor süreçlerden geçilirken medyanın üslubunun büyük önem taşıdığına dikkati çeken Uşşak, “Medyanın üslubu, her konuda önemlidir ancak bizim ülkemiz gibi kanlı, kirli bir süreci geride bırakmaya çalıştığımız sırada, 40 bin civarında can telef olduğu sırada çok daha önemli hale gelmektedir” ifadesini kullandı.
“HALKIN YÜZDE 60’I
SÜRECE DESTEK VERİYOR”
Grubun, bölgedeki 13 ilden 9’unu gezdiğini belirten Uşşak, halkın yaklaşık yüzde 60’ının sürece destek verdiğini söyledi.
Uşşak, şöyle konuştu:
“Kürtler ve Kürt olmayanlar, ‘canımıza tak etti, bu ızdırap sona ersin, kan ve gözyaşı dinsin’ diyor. Öte yandan ‘üçüncü iktidar dönemine güçlenmiş olarak giren bir siyasi parti, bu terörü inşallah bitirir’ diyorlar. Bunlarla beraber kimi vatandaşlarımızın endişeleri de var. Birincisi ‘bu sürecin sonunda malum örgütün liderine bir özgürlük gelecekse biz bunu hazmedemeyiz’, ikincisi ‘Bu sürecin sonunda dağa çıkarak insanımıza zarar veren, cinayet işleyen insanlara af gelecekse bunu da kabul edemeyiz’ şeklinde. Bu, adeta destek veren vatandaşımızın kaygıları, endişeleri. Kimi Kürt vatandaşlarımızın beklentisi de o ki ‘eğer geçmişin baskıcı uygulamalarından dolayı dağa çıkmış evlatlarımıza bir af yolu gelmeyecekse bu barış kalıcı olmaz’ diyenler de var. Birilerinin endişesi diğerlerinin beklentisi şeklinde.”
Bu endişe ve beklentilerin nereye doğru yol alacağını şimdiden kestirmenin zor olduğunu ifade eden Uşşak, “Eğer bugünkü özgürlük ortamını Kürt vatandaşlarımız bundan 20-40 sene önce idrak etmiş olsalardı böyle bir örgütten de mücadeleden de bugün söz etmiyor olabilirdik. Bu terör, Kürd’ün Kürtlüğünün inkar edildiği, dilinin konuşmasının yasak edildiği, Kürtçe’nin eğitilmesine, öğretilmesine imkan verilmediği bir dönemin mahsulüdür. ‘Haliyle bu ortam değiştiğine, mani kalmadığına ve özgürlükler geri geldiğine göre, bu kanlı ve kirli örgütün ortada durmasının anlamı da yoktur’ şeklinde değerlendirmelere de tanık olduk” diye konuştu.
Kayseri Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veli Altınkaya ise çözüm sürecine destek verilmesi gerektiğini söyledi.
Sürecin kolay olmadığına dikkati çeken Altınkaya, “Oğlum Şırnak’ın Gabar dağlarında 15 ay askerlik yaptı. Yaz boyunca annesi, ‘Şırnak’ta çatışma var’ diyerek uyandı. Büyük sıkıntı yaşadık. Biraz tahammüllü ve sabırlı olmamız gerekiyor. BDP ve Kandil başta olmak üzere siyasiler de üsluplarına dikkat etmeli” diye konuştu.