• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

9 Eylül 2024: Günün Âyet ve Hadisi

Yeniakit Publisher
2024-09-09 06:41:00 - 2024-09-09 06:42:51
9 Eylül 2024: Günün Âyet ve Hadisi

Sizler için hazırladığımız 'Günün Âyet ve Hadisi' ile 'Günün 'Sözü', 'Günün Fotoğrafı' 'Kıssadan Hisse'yi istifadelerinize (9 Eylül 2024) sunuyoruz...

VAHYİN DİLİNDEN



(٢) اَلَّذٖي لَهُ مُلْكُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ وَلَمْ يَتَّخِذْ وَلَداً وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَرٖيكٌ فِي الْمُلْكِ وَخَلَقَ كُلَّ شَيْءٍ فَقَدَّرَهُ تَقْدٖيراً

(٣) وَاتَّخَذُوا مِنْ دُونِهٖٓ اٰلِهَةً لَا يَخْلُقُونَ شَيْـٔاً وَهُمْ يُخْلَقُونَ وَلَا يَمْلِكُونَ لِاَنْفُسِهِمْ ضَراًّ وَلَا نَفْعاً وَلَا يَمْلِكُونَ مَوْتاً وَلَا حَيٰوةً وَلَا نُشُوراً

Esirgeyen, bağışlayan Allah'ın adıyla

(2)  O, göklerin ve yerin egemenliği kendisine ait olan, çocuk edinmeyen, egemenliğinde ortağı bulunmayan, her şeyi yaratan, yarattığına belli bir ölçüye göre düzen veren Allah’tır.

(3) Oysa onlar, Allah’ı bırakıp hiçbir şey yaratamayan, aksine kendileri yaratılmış bulunan, bizzat kendilerine bile bir zarar ya da faydaları dokunmayan, ölüm, hayat ve ölümden sonra yeniden diriliş de ellerinde olmayan (sahte) tanrılar edindiler.

(Furkan Suresi)         (Meâl Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı)

TEFSİRİ: 

Özel olarak, Allah’a ortak koşan ve O’nun şanına yakışmayacak şekilde iddialar ileri süren Mekkeli putperestlere cevap olan bu âyetler, daha genel olarak tevhid ilkesini zedeleyici veya büsbütün dışlayıcı, yok sayıcı inanç, fikir ve eylemleri reddeden bir içerik taşımaktadır.

2. âyetin son cümlesine göre evrendeki her şey Allah tarafından yaratıldığı gibi, bu yaratmada bir kaos olmayıp kozmik bir sisteme ve düzene göre gerçekleşmiştir ve gerçekleşmektedir. Canlı cansız her varlık hiçbir sapma göstermeden Allah’ın kendileri için takdir ettiği işlevi icra etmekte; bütün oluşlar sürekli olarak Allah’ın belirlediği yasalara göre işlemektedir; hiçbir gücün ve iradenin bu yasaları aşması, ihlâl etmesi mümkün değildir.

3. âyette, hiçbir yaratma işlevi taşımayan nesnelere tapanlara şu husus hatırlatılmaktadır: Gerçek ilah, öncelikle yaratıcı güce sahiptir; fayda ve zararın asıl kaynağıdır; gerektiği durumlarda fayda da zarar da O’ndan gelir. Nihayet gerçek ilah; ölümü, hayatı ve yeryüzünde hayatın son bulmasından sonra insanların yeniden diriltilerek mahşerde toplanmalarını sağlayacak gücü elinde bulundurandır.

Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri 

ALLAH RESULÜ'NDEN (Sallellahu Aleyhi ve Sellem) 

“Sizden bir kimse cennet ehlinin amellerini öyle işler ki, kendisi ile cennet arasında sadece bir arşın mesafe kalır; derken kitabın hükmü ön plana çıkar ve o kimse bu sefer cehennem ehlinin amellerini işlemeye başlar ve cehenneme girer."

"Yine bir kimse cehennem ehlinin amellerini öyle işler ki, kendisi ile cehennem arasında sadece bir arşın mesafe kalır; derken kitabın hükmü ön plana çıkar ve o kimse cennet ehlinin amellerini işlemeye başlar ve cennete girer.”

Kaynak: Buhari, Bediü'l-Halk 6


GÜNÜN SÖZÜ: 




GÜNÜN FOTOĞRAFI: 

                 

                                
KISSADAN HİSSE:

"HAKKINI HELÂL ET" DEYİP GEÇMEMİŞ

İyâs bin Seleme -radıyallâhu anh- babasından şöyle nakleder:

“Hazret-i Ömer -radıyallâhu anh- çarşıya uğradı. Elinde bir kamçı vardı. Kamçıyı bana doğru sallayarak;

«–Ortada durma, yolu aç!» dedi. Kamçı elbisemin ucuna geldi.

Ertesi sene tekrar karşılaşınca bana;

«‒Seleme, hacca gitmek ister misin?» diye sordu.

«–Evet!» deyince elimden tutup beni evine götürdü. Bana içinde 600 dirhem olan bir kese verdi ve;

«‒Bunları hac yolunda kullanırsın. Şunu bil ki bunlar sana salladığım kamçıya karşılıktır!» dedi.

Ben;

«‒Ey Mü’minlerin Emîri! Bahsettiğin kamçı meselesini hatırlayamadım?» dedim.

O da;

«‒Ben de hiç unutamadım!» dedi.” (Taberî, Târîh, IV, 224)

Demek ki;

Hazret-i Ömer bir sene boyunca, istemeden meydana gelen bu hâdisenin ızdırâbını gönlünde hissetmiş ve telâfîsi için hazırlık yapmıştı.

Yine görüyoruz ki, Hazret-i Ömer, sadece;

“–Hakkını helâl et!” deyip geçmemiş, gönül almak için kıymetli bir ikramda bulunmuştu.

Bir mü’minin gönlünde dâimâ hayırlar işleme iştihâsının olması gerekir. Birçok âyet-i kerîmede, muhsin ve müttakî kullar, «hayırlara koşmak, hayratta yarışmak» hasletiyle medh ü senâ edilmişlerdir.

Bedenimizin nasıl maddî gıdâ ihtiyacı varsa, rûhumuzun da mânevî gıdâlara belki daha fazla ihtiyacı vardır.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ahmet

BU YAZDIĞINIZ HADİS BANA KURANA UYGUN, MANTIKLI VE SAHİH GİBİ GELMEDİ ??!?!? ALLAH RESULÜ'NDEN (Sallellahu Aleyhi ve Sellem) “Sizden bir kimse cennet ehlinin amellerini öyle işler ki, kendisi ile cennet arasında sadece bir arşın mesafe kalır; derken kitabın hükmü ön plana çıkar ve o kimse bu sefer cehennem ehlinin amellerini işlemeye başlar ve cehenneme girer." "Yine bir kimse cehennem ehlinin amellerini öyle işler ki, kendisi ile cehennem arasında sadece bir arşın mesafe kalır; derken kitabın hükmü ön plana çıkar ve o kimse cennet ehlinin amellerini işlemeye başlar ve cennete girer.” Kaynak: Buhari, Bediü'l-Halk 6

Ahmet'e

Hadislerde sana göre, bana göre bir kaide yoktur. Bu hadis-i şerif de en güvenilir hadis kaynaklarından biri olan Buhari'den alınmıştır. Araştır o zaman.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23