• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

28 Şubat ağzıyla provokasyon

Yeniakit Publisher
2024-06-02 11:35:00 -
28 Şubat ağzıyla provokasyon

Toplumu germek ve ülkeyi birbirine katmak için elinden geleni yapan azgın azınlık, yeniden 28 Şubatçıların söylemlerine sarıldı. Yerli müfredatı bahane ederek, laiklik tartışmalarını alevlendirmeye yönelen bu güruhun piyonlarından DP’li Cemal Enginyurt provokatif çağrı yaparken, CHP’li Suat Özçağdaş da, yeni müfredatı onaylayan Talim ve Terbiye Kurulu’nu hedef göstererek; kurulun kadrolarının imam hatip mezunları olduğunu ve görevini objektif yapma ihtimalinin bulunmadığını iddia etti.

Buğra Kardan  İstanbul

Türkiye’nin geriye gitmesi ve vesayetçi yapının yönetime el koyması için gerekli her adımı atan karanlık mahfiller, tekrar devrede. Toplumu kamplaştırmak ve 28 Şubat dönemini hortlatmak için didinen bu kesimlerle irtibatlı siyasiler, laiklik tartışmalarını tırmandırmak için yarışa girdi. Fonlu kanallarda hükümeti yerden yere vuran DP’li Cemal Enginyurt, “Yeni müfredat ülkeye vurulan en büyük darbedir. Ülke elden gidiyor. Ey CHP’liler, Atatürkçüler, laikler ayağa kalkın” çıkışı ile infial uyandırdı. CHP’li Suat Özçağdaş ise, yeni müfredatı onaylayan Talim ve Terbiye Kurulu’nu hedef alarak, kurulun kadrolarının imam hatip mezunları olduğunu ve görevini objektif yapma ihtimalinin bulunmadığını iddia etti.

Toplum prim vermiyor

Olan biteni akit’e değerlendiren AK Parti Konya Milletvekili Latif Selvi ise, şunları söyledi: “Müfredata yönelik karalama kampanyalarına, toplumu galeyana getirmeye dönük açıklamalara, mütedeyyin cenahı dışlayıcı cümlelere itibar edilmemelidir. Müfredat için eğitimcilere, öğretmenlere danışıldığı bilinmelidir. Eğitim modelinin her yönüyle ele alındığı unutulmamalıdır. Hemen her ülkede belli dönemlerde müfredat düzenlenir yenilenir. Hâl böyleyken müfredatı toplumsal infiale dönüştürmek için didinip duranlar var. Bunlar, provokatif tavırlar ortaya koymaktadırlar. Müfredat yenilenirken, düzenlenirken yasal sürece uygun davranılmıştır. Demokratik tutum takınılmıştır. Eğitim dernekleriyle ve sendikalarıyla görüşmeler yürütülmüştür. Hâlen tartışılmaktadır. Ekranlarda bağırıp çağıranlar da sayfalarda verip veriştirenler de görüşleriyle müfredata katkıda bulunabilir. Dışlayıcı ve gerici dilleri olan güruh, kendine gelmelidir. Böyle devam ettiği takdirde ortaya atacağı görüşlerin kıymeti kalmayacağını aklına çıkarmamalıdır. Hiçbir grubun ya da bireyin toplumu kamplara bölme, gerginlik üretme hakkı yok. Herkes aklını başına devşirmeli. Halkı ayaklanmaya davet etmek görüş bildirme ya da hak arama yolu değildir. Bu, provokasyondur. Bu, sokakları terörize etmeye dönük bir yaklaşımdır. Ülkeyi 28 Şubat döneminde olduğu gibi kutuplaştırmanın, halkı Gezi olaylarında olduğu gibi karşı karşıya getirmenin modası geçmiştir. Toplum buna prim vermemektedir. 28 Şubat dili kullanıp tahrikçilik yapanları iyi tanıyoruz. Bunları Cumhuriyet mitinglerinden, Gezi olaylarından hatırlıyoruz. Toplum itidalli olmalı. Oyuna gelmemeli. Nihayetinde bir Türkiye’miz var. Ona gelen zarar hepimizi etkiler.”

Kör ideoloji

Eğitimci-yazar-sosyolog Adnan Kalkan da şu görüşleri paylaştı: “Bu müfredatın ortak metninde bulunan bazı kavramlardan dolayı sol kesim, toplumu sokağa dökmeye çalışıyor. Oysa geri kalan 25 programda seküler ve laik içerik hüküm sürüyor. Atatürkçülük neredeyse bütün programlarda ağırlığını arttırmış durumda. Sol kesim, bütün müfredatı incelemeden, incelediyse bile anlamadan milleti sokağa dökme gayretinde. Müfredata yüklenen sol kesimin temsilcilerinin ‘bilimsellik’ dedikleri kendi kör ideolojileridir. Sol kesimin 28 Şubat döneminde muhafazakâr cenaha yaptıklarını unutmadık. Bunlar, laiklik söylemine sarılarak seçimle ele geçiremedikleri ülkeye kargaşayla tahakküm etmeyi amaçlıyorlar. Bunların ‘bilim’ dedikleri filmdir. ‘İnsan hakları’ dedikleri kendi menfaatleridir. Milletimiz uyanık olmalıdır. Gazze gibi önemli bir savaşın olduğu bir dönemde dikkatleri başka tarafa toplama ve Kudüs davasına zarar verme ihtimali var. İlaveten az da olsa bu toplumun milli ve manevi değerlerini içerecek şekilde hazırlanan müfredata bu kadar şiddetle karşı çıkmak asla iyi niyet değildir. Savcılar ve İçişleri Bakanlığı uyanık olmalıdır. Toplumu birbirine düşürmeye çalışan ve düşman yapmaya çalışanlar hakkında gerekli işlemler yapılmalıdır.”

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Abidin

H...ttt

Aybuke

30 senelik ogretmenim Çhp lı zata söylüyorum Milleti tahrik etme Yeni konularin dinle ilgisi yok
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23