Astım- Sinüzit nedir? Çocuklarda görülen alerjik nezlede ödemli olan burun mukozası sinüslerin boşaldığı delikleri tıkar ve sinüs boşluğunda biriken sümük iltihaplanır ve sinüzit oluşur. Gerek sinüzitin tetiklemesi ile gerekse altta yatan alerjinin bronş dokusunu alevlendirmesi ile hassas hava yolu (reaktif hava yolu) ve astım gelişir. Sinüzit, astım ataklarını tetikleyebilir. Özellikle çocuklarda daha sık olmak üzere kulak enfeksiyonlarına da neden olabilir. Astımlıların neredeyse 3/4'ünde alerjik nezle görülür. Bu bakımdan, hapşırma, burun akıntısı, burunda kaşıntı ve tıkanıklık ile geniz akıntısı gibi şikâyetler de astıma eşlik edebilmektedir.

Astım hastaları nelerden uzak durmalı? Hastaların kedi, köpek, kuş gibi tüy döken hayvanlardan uzak durması gerektiğinin de altını çizen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ali Tunç, "Bunun yanında astımı tetikleyen faktörler vardır. Bunlardan birisi soğuk havada nezle, grip olmaktır. Astım hastalarının çamaşır suyu, tuz ruhu, parfüm, kolonya ve oda spreyinden de uzak durması gerekir. Astım hastaları hangi aylarda artar? Polenlerden özellikle çok etkilenmektedirler. Mart, nisan, mayıs aylarında polen yoğunluğunun artmasıyla alerjik astımı olan kişilerin dikkatli olması gerekmektedir. Polenlerin yanında toz, koku, dumandan etkilenen kişilerde vardır. Bu kişilerin bütün sene boyunca bu uyaranlardan kendilerini korumaları gerekmektedir. Akut sinüzit meydana gelmesi sonrasında kişilerde çeşitli belirti ve bulgular ortaya çıkar: Burunda dolgunluk ve tıkanıklık. Koyu kıvamlı burun akıntısı Boğaz ağrısı Geceleri kötüleşen öksürük. Geniz akıntısı Baş ağrısı Yüz bölgesindeki sinüslerde basınç hissi. Kulak ağrısı.

Sinüzit tedavisinde kaya tuzunun faydası nedir? Sinüzit, diğer adıyla rinosinüzit, vücudun enfeksiyona karşı reaksiyonu sonucunda sinüs duvarlarındaki dokuların şişmesi ve sinüslerle burun boşluğu arasındaki geçişin bozulması sonucu ortaya çıkmaktadır.

YAYGIN ŞİKAYET: BAŞ AĞRISI- Baş ağrısı günümüzün yoğun yaşamında insanların en fazla şikayet ettiği problemlerin başında gelirken, sinüzite bağlı baş ağrısı ise çok yaygın durumda. Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre Türkiye’de her 100 insandan 5’i sinüzit ile mücadele etmektedir. Erkeklerde kadınlara göre daha fazla sinüzit görülmektedir. ETKİSİNİ 2 HAFTA İÇİNDE GÖRÜRSÜNÜZ- Sinüzit baş ağrılarının dayanılmaz olabileceği bir hastalıktır. Bu baş ağrısı kişinin günlük hayatında stresli olmasına neden olur ve bedensel dengesizlikler yaratır. Lakin bu hastalığın da geçmesi için doğanın bize verdiği nimetlerden yararlanabiliriz. Sinüzitin bir numaralı düşmanı himalaya tuzudur. 1 bardak ılık suya karıştıracağınız bir yemek kaşığı Himalaya tuzunu sabah akşam genzinize çekin. Etkilerini iki hafta içerisinde göreceksiniz.

DİĞER TUZLARDAN AYRILAN TARAFLARI- Himalaya tuzu, Pakistan’da Pencap bölgesindeki Himalaya Dağları’ndan çıkarılır ve adını da bu dağdan alır. Himalaya Dağları’nın güneyindeki Pencap’ın Khewra adı verilen bölgesindeki tuz madenlerinden elde edilir. İnsan sağlığı için doğrudan ve dolaylı olarak faydaları bulunan Himalaya tuzu, insan vücudunda bulunan hemen hemen bütün elementleri bünyesinde barındırır. Vücudun iç dengesini sağlayarak gerginliği ve stresi azaltır. Kirlenmeyen ve doğal haliyle kullanılabilen Himalaya tuzu, alternatif ve doğal tedavi uygulamalarında da etkindir. Molekül yapısı sebebiyle hücre zarının absorbe edebildiği bir maddedir. Bazı kaya ve deniz tuzları hücre zarından geçemez. Hücrelerde proteine dönüşen besin ve enerji kaynağıdır. YAŞAM TARZINIZI DEĞİŞTİRİN- Sinüzitin şiddet oranı yaşam tarzına göre değişiklik göstermektedir. Özellikle çok sigara ve alkol tüketen bireylerde bu hastalığın görülme sıklığı daha fazladır. Eğer sinüzit rahatsızlığından mustaripseniz yaşam tarzınızı değiştirin.

SUYU ARTIRIN- Su ve doğal, taze sıkılmış meyve suyu tüketimini arttırın. Kafeinden elinizden geldiğince uzak durun. Duşlarınızı sıcak suda almaya önem gösterin. Soğuk havalarda kendinizi koruyun. Kaya Tuzu Faydaları Tuzun fazlası zararlıdır, özellikle hipertansiyon hastalarının kısıtlaması gereken bir üründür. Uzmanlara göre rafine edilmiş tuzdan kaçınılması gerekiyor, çünkü rafine edilmiş tuz vücutta ödem oluşmasına neden oluyor, oysa uzmanlar doğal kaya tuzu‘nun anti-ödem özelliklerinin olduğunu söylüyor. Unutulmaması gereken husus rafine tuz mantık olarak ensdüstri amaçlı kullanılmaktadır. Yağ, plastik ve deterjan sanayisinde rafine tuz çeşitli amaçlarla kullanılmaktadır. Bu sebeple, içeriğinde sodyum klorür dışında hiç bir madde bulunmayan, tamamen saflaştırılmış, geometrisi ve kristal yapısı bozulmuş rafine tuzu tüketmemek gerekir. Oysa rafine edilmemiş kaya tuzu içinde 80’den fazla mineral vardır.

Doğal Tuz ve Kaya Tuzu Nasıl Anlaşılır? Evde bir bardak sirkenin içerisine tuz kristali atılır ve bir süre beklenir. 10 dakika geçtikten sonra alttan üste doğru gaz kabarcıkları çıkıyorsa tuz doğal değil, rafinedir. Ama kaya tuzu dahi olsa tuzun yiyecek şeklinde tüketiminin çok az olması gerekmektedir. İnsanın ihtiyaç duyduğu tuzun büyük kısmı besinler yolu ile (sebzeler, et ve et ürünleri, işlenmiş gıdalar, turşu, hazır yiyecekler ) vücuda girmektedir. Ancak tuz artık sadece bir beslenme maddesi olarak kullanılmıyor. Tuzun harici kullanımı son yıllarda epeyce yaygınlaşmıştır. Kristal kaya tuzu, havadaki artı iyonları nötr hale getirerek, üst solunum yolları rahatsızlığı, astım, bronşit, alerji, polen alerjisi gibi hastalıklarda tedavi amacıyla kullanılmaktadır.