“İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener seçim öncesi masadan kalktığında hatırlarsınız, altılı masada kıyametler kopmuştu. Masa ittifakı, özellikle de CHP tarafı, Meral Akşener'i bir kalemde harcadı. CHP'ye yakın medyanın Akşener'e etmediği hakaret, getirmediği suçlama kalmadı. Parti içinden de destek görmeyen Akşener, yaptığı siyasi manevralar karşılıksız kalınca tıpış tıpış masaya dönmek zorunda kaldı.

Ağır seçim yenilgisinin ardından Akşener, CHP ile yolları ayırarak İYİ Parti'ye kimlik ve kişilik kazandıracak bir yol tuttu. Fakat bu makas değişikliğinin hiç de o kadar kolay olmadığı bir kez daha ortaya çıktı. Akşener'i masaya dönmeye zorlayan İYİ Parti'deki ekip, bu kez de Özgür Özel'in CHP Genel Başkanlığı'na gelmesi üzerine Akşener'i tekrar ittifaka dönmeye zorlamaya başladı. Sonuç alamayınca da Akşener'e yönelik açık bir operasyon başlatıldı. Parti içi "yolsuzluk" söylemleri, istifa furyası Türk siyasetinin yabancı olduğu konular değil. Ortada "yolsuzluk" temalı bir söylem varsa önce bir durup düşünmek gerekiyor.

FETÖ'nün yıllardır Türk siyasetini yolsuzluk temalı kasetlerle dizayn ettiğini unutmayalım. Kulağa hoş geliyor diye İYİ Parti içinde dönen oyunları ıskalamamak gerekiyor. Meral Akşener'e yönelik operasyon CHP ve Özgür Özel destekli bir operasyondur. Akşener'i tehdit, şantaj ve iftiralarla nasıl ki masaya döndürmeye çalıştılarsa, bu kez de aynı yöntemlerle CHP ittifakına döndürmeye çalışıyorlar. Akşener, bu baskı karşısında diz çökerse hem kendisi hem de partisi tümüyle kaybeder.

Bu olup bitenler Akşener için tam bir liderlik sınavı anlamına da geliyor; birincisinde yenilerek masaya döndü, bakalım ikincisinde baskı ve şantajlara boyun eğerek ittifaka geri dönecek mi?”