TRHaber'de yer alan habere göre, Gazze'de 24 saatte 250'den fazla noktayı bombalayarak sivillerin yaşadığı binaları yerlebir eden barbar İsrail, her gün 700'den fazla Müslüman'ı öldürüyor.

Saldırılar sonucu şehit düşenlerin sayısı 27 Ekim itibariyle 7 bin 326'ya yükseldi. Öldürülenlerin 3 bin 38'ini çocuklar oluşturuyor.

ABD ve Avrupa desteğiyle yürütülen bu soykırım, siyonistlere yönelik bir askeri müdahalenin ne kadar gerekli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Sivillerin öldürülmemesi yolunda Ankara'nın defaatle dile getirdiği mesajlar cani Tel Aviv yönetimi tarafından dikkate alınmıyor.

İsrail'in Gazze'de uyguladığı mezalime ilişkin konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Canlı kalmış ölülerle dolu bir dünyada, biz ülke ve millet olarak hakikati haykırmaya, bunun için siyasi, diplomatik, gerekirse askeri tüm yolları devreye sokmaya devam edeceğiz. Kalbimizle, dilimizle, elimizle ne yapabiliyorsak yapacağız" dedi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ise Gazze'deki Filistinlilerin sürgün edilmesine izin vermeyeceklerini belirterek mevcut krizin ya büyük bir barış ya da büyük bir savaş doğuracağını vurguladı.

Siyonist barbarlarca sürdürülen katliamların devam etmesi bölgesel bir savaşın patlak verme olasılığını artırıyor. Pek çok insanın "Üçüncü Dünya Savaşı çıkacak mı?" sorusunu sorduğu bu gergin günlerde, Türkiye'nin envanterinde İsrail'i vurabilecek füze ve mühimmatlar merak konusu oldu.

Kıbrıs Türk Devleti'ne 350, Türkiye'nin güney kıyılarına ise 450-500 kilometre mesafede bulunan İsrail 'örgütü', vahşeti sürdürmekte ısrar etmesi halinde bölgesel bir savaş çıkacağı için Türk füzeleriyle tanışmak durumunda kalacak.

Savaş uçakları ve SİHA'ların derin harekât yapmasına gerek kalmaksızın Türk Silahlı Kuvvetleri'nin karadan ateşleyebileceği balistik füzelerin başında BORA(KHAN) ve TAYFUN geliyor. 300 kilometreyi aşkın menziliyle Kıbrıs Türk Devleti topraklarından İsrail'deki hedefleri rahatlıkla vurabilecek balistik füze BORA, 470 kilogram harp başlığına sahip.

Gazzeli bebekleri parçalamakta kullanılan İsrail savaş uçaklarının hangarları ve hava araçlarının bulunduğu üslerle yakıt depoları bu tip balistik füzeler sayesinde ateş altına alınabiliyor.

ROKETSAN imzalı bir başka oyun değiştirici silah ise Yunan kamuoyunun yakından tanıdığı TAYFUN füzesi... Geçtiğimiz yıl yapılan test atışında 561 kilometre menzildeki hedefini başarılı biçimde vurabilen TAYFUN'un, açıklanan menzil kapasitesinden çok daha kabiliyetli olduğuna kesin gözüyle bakılıyor.

Seri üretim halindeki TAYFUN'a farklı harp başlıkları entegre ediliyor. Türkiye'nin güney kıyılarında Mersin, Adana, Hatay hattındaki herhangi bir noktadan ateşlenen TAYFUN, İsrail'deki soykırımcı barbarlara ait hedefleri rahatlıkla vurabilecek özellikte. Kamuoyuna henüz açıklanmamış 40'a yakın projeyi de sürdürmekte olan ROKETSAN, aynı zamanda TAYFUN'dan daha uzun menzilli olması beklenen CENK füzesini geliştiriyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin F-16 ve AKINCI TİHA'larla derin harekât yapmaksızın güvenli mesafeden ateşleyebileceği mühimmatlar ise geniş bir aileden oluşuyor.

TÜBİTAK SAGE tarafından tasarlanarak seri üretime alınan SOM-A, SOM-B1 ve SOM-J seyir füzeleri yüksek infilak etkisi ve zırh delici özellikleriyle gerçek bir caydırıcılık unsuru. 300 kilometrenin üzerinde menzili olan bu füzeler ateşlendikten sonra hedef güncellemeye ve rota değişikliğine izin veriyor.

Tüm bu mühimmatların dışında menzili 100-200 km bandında olan KUZGUN, ÇAKIR, TOLUN gibi akıllı seyir füzeleriyle ve TRG-230 süpersonik balistik füze, Türk hava araçlarının bir süredir ateşlemekte olduğu mühimmatlar arasında bulunuyor. Menzilleri göz önüne alındığında bu mühimmatların kullanılması için hava araçlarının Kıbrıs ile Lübnan arasında seyretmesi gerekiyor.

20 günde 3 bini aşkın çocuk ve bebeği öldürenlerin bu eylemlerine devam etmeleri halinde Gazze'de ateşlenmiş fitil büyük bir yangına dönüşecek.