“CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu ziyaretinde yaşanan mikrofon kavgası tam bir komediydi. Ekrem İmamoğlu ne kenara çekildi ne misafirine mikrofonu bıraktı. İnsan misafirlerine böyle mi davranır? Özgür Özel'in gerginliği mikrofonu kendisine doğru çekerken yüzüne, el hareketlerine yansıdı.

Özgür Özel'in İmamoğlu tarafından bu ilk aşağılanışı, küçük düşürülüşü değil. Daha önce de Özgür Özel konuşurken arkada alaylı tavırlarla kameralara yakalanmıştı. Ekrem İmamoğlu'nun bu hal ve tavırları aslında Özgür Özel'i yani kendi genel başkanını "atanmış" görmesinden kaynaklanıyor. Evet, Özgür Özel'i CHP'nin başına kendisinin atadığını düşünüyor. Bu yüzden de her fırsatta, özellikle de kamuoyu önünde bu gerçeğin altını kalın bir çizgiyle çizmeye çalışıyor.

İmamoğlu, Özgür Özel'in CHP Genel Başkanlığı koltuğunda kişilik bulmasını, karakter kazanmasını istemiyor. Kendisinin atadığı adam muamelesi yapıyor Özgür Özel'e. Özgür Özel'in İmamoğlu ile yan yana geldiği her seferinde gerginleşmesinin sebebi bu. İmamoğlu kamuoyu önünde Özel'i küçük düşürecek bir hareket yapıyor mutlaka. Her insan nefis sahibidir; Özgür Özel de bugüne bugün CHP'nin genel başkanı. İmamoğlu'nun kendisine patronluk taslamasından rahatsızlık duyuyor. Özgür Özel'in hırçınlaşmasının sebebi bu.

Ne var ki, ikisinin de bir kader ortaklığı yaptığı ve birbirlerine ihtiyaçları olduğu ortada. Bu yüzden birbirlerine karşı şimdilik dikkatli ve ihtiyatlı davranmak zorundalar. 31 Mart Yerel Seçimleri'nden sonra kozlarını paylaşacaklar. Eğer İmamoğlu kaybederse Özgür Özel o zaman daha açık bir kavgaya tutuşarak İmamoğlu'nu CHP'nin kapısından içeri sokturmaz. Yok eğer İmamoğlu İstanbul'u kazanırsa Özgür Özel ona boyun eğmek zorunda kalacak. CHP'deki durumun özeti kısaca budur.”