Havaların ısınmasıyla göçerler, binlerce küçükbaş hayvanını Ağrı'nın zengin bitki örtüsü ve akarsu kaynaklarına sahip yaylalarına götürmek için günler süren zorlu yolculuğa başladı.

Her yıl Iğdır ve Bitlis başta olmak üzere çevre illerden besicilerin yaz aylarında hayvanlarını otlatmak için getirdiği Ağrı'daki yüksek rakımlı yaylalarda, havaların ısınmasıyla karlar da eriyor.

Iğdır'da yaşayan göçerler, doğanın canlanmaya başladığı Ağrı'nın yaylalarına küçükbaş hayvan sürülerini getirmek için hazırlıklarını tamamlayıp yola çıktı.

Hayvan sürüleriyle Balık Gölü mevkisini kullanarak zorlu coğrafya şartlarında gece gündüz demeden ilerleyip Ağrı'nın Taşlıçay ilçesine bağlı Kumlubucak köyüne ulaşan göçerler, dinlene dinlene zorlu yolculuklarına devam ediyor. Havaların sıcak olduğu saatlerde hayvanlarını dinlendirip derelerde su ihtiyacını karşılayan göçerler, daha sonra gidecekleri yüksek rakımlı yaylalara ulaşmak için yeniden yola koyuluyor. Yaz aylarını zengin bitkisi örtüsü ve su kaynaklarına sahip yaylalarda geçirecek göçerler, her türlü bakımını yaptıkları hayvanlarını sonbahara doğru havaların serinlemeye başlamasıyla memleketlerine götürecek.

Koyun ve kuzu sesleriyle yankılanan zorlu yayla yolculuğu, dronla görüntülendi. Göçerlerden Abdurrahman Doğruyol Iğdır'ın Halfeli beldesinde yaşadıklarını ve her yıl hayvanlarını farklı yaylalara götürdüklerini söyledi.

Göçer yaşamanın zor olduğunu ancak hayvanları için bunu yapmak zorunda olduklarını belirten Doğruyol, şöyle konuştu: "3 gündür hayvanlarımızı dinlendire dinlendire otlatarak yolumuza devam ediyoruz. Geceleri de hayvanlarımızı belirli yerlerde yatırıyoruz. Hepsi bizim için zorluk. Hamur ilçesinde bulunan yaylalara gidiyoruz. Yaklaşık 3 günlük yolumuz var. 3 ay yaylada kalıp eylül ortasında dönüş yoluna geçiyoruz. Tabii ki çok zor oluyor, halimizi görüyorsunuz."

Suat Doğruyol ise Iğdır'ın yaz aylarında çok sıcak olması nedeniyle hayvanlarını yaylalara götürdüklerini anlattı.

Sürüyü yabani hayvan saldırılarından korumak için çok dikkatli hareket ettiklerini dile getiren Doğruyol, şunları kaydetti:

"Yazı yaylada geçirip daha sonra köyümüze dönüyoruz. 4-5 gündür yollardayız, yolculuk zor geçiyor. Yaylaya ulaşmak için 1-2 günlük yolumuz kaldı. Geceleri hayvanları uyutuyoruz. Kurtlarla mücadele ediyoruz. Havalar soğuk olmazsa ve ot varsa yolculuk iyi gidiyor. Yağmurlu günlerde hayvanlar durmuyor. Biz her sene böyleyiz. Önceki yıllarda Sarıkamış tarafına gidiyorduk. Bu sene Ağrı tarafına geldik." Selahattin Doğruyol da yaşamlarının büyük bölümünü yaylalarda geçirdiklerini anlattı.