BAE basınından The National'de çıkan ve Arap dünyasında ses getiren analizden işte öne çıkan detaylar...

Bu analiz, Türkiye'nin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın ülkenin dış politikadaki etkisini ve rolünü nasıl şekillendirdiğini detaylı bir şekilde anlatıyor.

Fidan'ın, ABD'nin Gazze'ye yönelik insani yardım çalışmalarının askeri operasyonlara kılıf olduğunu iddia etmesi ve Çin'in Sincan bölgesini ziyaret etmesi, Türkiye'nin Batı ile ilişkilerinde dikkat çekici bir duruş sergilediğini gösteriyor.

Fidan, MİT'teki tecrübeleri ve uluslararası ilişkilerdeki derin bilgisiyle, Türkiye'nin dış politikasında yeni bir dönemin öncüsü olabilir. Aynı zamanda, Kürt kökenli olması ve Kürt sorununa dair geçmişteki barış görüşmelerinde oynadığı rol, onun çok yönlü ve dengeli bir lider olduğunu gösteriyor.

Fidan'ın İngilizceye hakimiyeti ve Batılı meslektaşlarıyla rahatlıkla iletişim kurabilmesi, onu Türkiye'nin dış politikadaki en güçlü aktörlerinden biri haline getiriyor. Ancak, Batı'dan uzaklaşan ve İran gibi ülkelerle daha güçlü bağlar kuran politikaları, onun Batı ile ilişkilerde nasıl bir yol izleyeceğine dair soru işaretleri yaratıyor.

Fidan'ın liderliğindeki Türkiye Dışişleri Bakanlığı, güvenlik, istihbarat ve diplomasi alanlarında önemli adımlar atıyor. Özellikle İsveç'in NATO üyeliği konusundaki pazarlıklar ve Ukrayna-Rusya ilişkilerinde denge sağlama çabaları, onun diplomatik yeteneklerini gösteriyor.

Son olarak, Fidan'ın Erdoğan'ın yerine geçebileceği söylentileri, onun Türk siyasetinde ne kadar önemli bir figür olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Fidan'ın önümüzdeki yıllarda nasıl bir rol üstleneceği ve Türkiye'nin dış politikasını nasıl şekillendireceği, büyük bir merak konusu olmaya devam edecek.

KAYNAK, ÇEVİRİ: X/TARİH VE POLİTİKA