Güvenlik Politikaları Uzmanı Abdullah Ağar, İran-İsrail geriliminin 'danışıklı döğüş' olmadığını ifade etti. İşte Ağar'ın o sözleri...

Şimdi pek çok kişi, İran’ın haber vererek, kullanacağı silah ve aygıtları göstererek, Hürmüz gibi kartlarını göstererek, etkilerini ve sonuçlarını dizayn etmeye çalışarak yaptığı saldırı formuna, ve saldırı sonuçlarına bakarak bu bir; danışıklı döğüş, cambaza bak oyunu, kayıkçı kavgası filan diyorlar.

Çok fena yanılıyorlar. Bu bir savaş biçimi… Bakan, bakabilen, anlayan görür. Şeytan ayrıntılarda gizlidir.

O saldırılarda o kadar büyük detaylar var ki. Ortadoğu’nun, kürenin, insanlığın geleceği Gazze üzerinden, bizim Unconventional Warfare (Alışılmadık Savaş) dediğimiz disiplin üzerinden dizayn ediliyor.

Non-lenear War, Proxy War evriliyor, gelişiyor, değişiyor. Anlayacak akıl arıyor. Taraflar, kendi inisiyatiflerini geliştirmeye çalışıyorlar. Stratejik, jeopolitik aygıtlarını, teopolitik ihtiraslarını, birbirlerinin aktif ve pasif kabiliyetlerini test ediyorlar.

Bazı bizimkiler ise buna hala “danışıklı döğüş’ diyor. Sadece bakıyorlar. Ama göremiyorlar.

Ve işin merkezinde çok ağır bir gerçeklikle Refah (operasyonu) ve nükleer konulu SUUD-ABD-İSRAİL anlaşması duruyor.