Gastronomi kenti Gaziantep’te 500 yıllık bir geçmişe sahip olan beyran yemeği içinde barındırdığı kuzu eti, baharatı, bol sarımsağı, kemik suyu ile bağışıklık sisteminin ve solunum sisteminin dostu olarak her yaz-kış tüketiliyor. Grip ve romatizma gibi hastalıklara yakalanmamak için en doğal koruyucu yemek olarak bilinen beyran yemeği, havaların soğumasıyla beraber vatandaşlardan yoğun talep görüyor.

Geçmiş yıllarda beyranın sadece sabah tüketildiğini söyleyen Mustafa Dertli, günümüzde vatandaşların 24 saat boyunca bulabildiklerini söyleyerek, “60 yıldır bu işin içerisindeyim. Geçmişte Gaziantep halkı yerdi. Sabahları kahvaltı yerine yenirdi. Sonrasında başka yemek yenmezdi. Çıraklık dönemlerimizde bu yemeği yaparlar ve sabah saat 9’a kadar biterdi. Şimdi 24 saat aralıksız restoranlarda bulunuyor. Millet alıştı ve tüketim arttı” dedi.

Beyran’ın başta gribal hastalıklar olmak üzere romatizmal hastalıklara da iyi geldiğini ve vatandaşlardan yoğun talep gördüğünü belirten Dertli, “Beyran, hummalı hazırlığın ardından burada 3 dakika da pişirilir. İçerisinde kullanılan etin 10 saatlik pişme süresi, 2 saatlikte temizlenme süresi var.

Toplamda beyran 14-15 saatlik süreçten geçerek sofralara geliyor. Beyran kış aylarında hastalanan vatandaşların serumu gibidir. İlaç niyetine yeniliyor. Gribal enfeksiyonlara ve çok iyi geliyor. Mesela bir serum taktıracağına bir tabak beyran ye ondan iyi. Bunu yapan vatandaşlarımız da var. Hasta olan geliyor. İçerisinde et suyu bol olduğu için romatizmal hastalıklara iyi geldiği de söylenebilir. Gribal hastalıklara iyi gelen, kış aylarında tüketilen beyranı 140 TL’ye sunuyoruz” ifadelerini kullandı.

Kış aylarında hasta olmamak için beyran tükettiklerini söyleyen Ramazan Yılmaz, “Gaziantep demek damak tadı demek. Beyran hastalığın ilacı, kışı daha rahat atlatmak için, hasta olmamak için bu güç ve kuvveti veren vitamin deposu beyranı alıp yiyoruz. Yapanların eline sağlık” diye konuştu.