Fonlanan dernekler ve kaos planları
Bazı dernek ve medya kuruluşlarının ülkemize düşman dış güçlerce fonlandığı ortaya çıktı. Biraz bekledim ki ‘utanç verici ve rezalet haber’ dolayısıyla yer yerinden oynayacak zannettiğimden. Fakat geçiştirildi ve fonlananlar pişkince davrandılar. Çünkü ABD merkezli vakfın fonlamasının sebebi elbette ülkemizde kaos çıkarmak ve yıkıcı faaliyetlerde bulunmak. Çünkü atalarımızın dediği gibi, “Elin parasını yiyen elin kılıcını sallar”dı.
Fonlanan kuruluşlara bakıldığında Türkiye düşmanı her türlü medya ve seslerin olduğu görülmektedir. PKK’ya methiye yazıp ülkemizi teröristlikle suçlamaya kadar vardıranlar mı dersiniz, FETÖ’cü veya başka rezillikler mi hepsi mevcut.
Fonlanan derneklerin arasında mor çatı ve benzeri kadın kuruluşlarının da olduğu görülmektedir. Bu yapılara 2 milyon dolarlık bir yardım yapıldığı anlaşılmaktadır. Şimdi bu derneklerin amaçlarına bakarsak niyetlerinin nasıl ülkemizin birliğini ve aile yapımızı bozmak olduğunu görürüz:
• Evlilik içinde tecavüz suçlamasıyla kocaya ağır hapis cezaları bunların gayretleri ile getirilmişti.
• Çok şükür yürürlükten kaldırılan İstanbul Sözleşmesi’nin kabul edilmesinde katkıları çok olmuştur.
• Bu sözleşmeye göre; taraf devletler kadınların daha aşağı düzeyde olduğu düşüncesine veya kadınların ve erkeklerin toplumsal olarak klişeleşmiş rollerine dayalı önyargıların, törelerin, geleneklerin ve diğer uygulamaların kökünün kazınması amacıyla kadınların ve erkeklerin sosyal ve kültürel davranış kalıplarının değiştirilmesine yardımcı olacak önlemleri alacaklardır.
• Yine LGTBİ bireyleri İstanbul Sözleşmesi’nin sağladığı koruma kapsamındadır. 5237 sayılı yeni Ceza Kanunu’nda da aynı şekilde tarafları “kişi” ve “kimse” olarak tanımlamak suretiyle cinsiyet eğilimlerini teminat altına almıştır.
• İstanbul Sözleşmesi “AİLE İÇİ” ifadesi yerine “EV İÇİ” ifadesini kullanmak suretiyle evlilik veya akrabalık ilişkileri dışında partner, sevgili ve diğer cinsel eğilimli kişilerin de korunma ve yaptırımlardan yararlanması sağlanmıştır.
• Yine mor çatı benzeri derneklerin gayreti ile yasalaşan 6284 SAYILI YASA, Anayasa 10. madde (pozitif ayrımcılık) ve İstanbul Sözleşmesi hukuki dayanak tutularak hazırlanmıştır. İstanbul Sözleşmesi’nde açıklanan tavsiye ve tedbir talepleri 6284 sayılı yasada vücut bulmuştur. Hatta 6284 sayılı yasa İstanbul Sözleşme hükümlerini dahi aşan orantısız tedbir ve cezalarla donatılmıştır. (Delil ve belge aranmaması, psikolojik ve ekonomik şiddet, ısrarlı takip mağduru tanımları, uzlaşma ve arabuluculuk hükümlerinin uygulanmaması, 6 aya kadar evden uzaklaştırma ve tekrarında sürenin artırılması, tedbir ve hapis cezası... vd.)
Mor Çatı’nın faaliyetleri böylece sayılabilir. Görüldüğü gibi aile yapımıza saldırılar ile zayıf düşürmek gayesi söz konusudur.
Birkaç ay önce Türk Kadın Dernekleri Federasyonu başkanı olan bir kadının, “Türk toplumunda ensest yani aile içi ilişki oranı yüzde 40’ı buluyor” şeklinde yalan ve abartılı bir demeci ortalığı karıştırmıştı. Daha sonra anlaşıldı ki bu dernek de Avrupa’nın benzer kuruluşlarınca fonlanmıştı ve ısmarlama facia bir sonuç açıklayarak para kaynaklarının gözüne girme derdindeydiler. Attıkları iftira toplumumuza, aile yapımıza zarar vermiş umurlarında değildi.
Bu tipler biliyorlar ki aile yapısı güçlü ülkeler de güçlüdür ve insanlar mutludur. Türkiye’yi içten çökertmek isteyenler bu yüzden aile birliğini bozmak, aileleri zayıflatmak istemektedirler.
Onları kınayalım ama asıl gayret bizlere düşüyor. Daha çok çabalayarak görevimizi yapalım ve şer niyetlileri bozguna uğratalım.