• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Sefa Saygılı
Sefa Saygılı
TÜM YAZILARI

Aileyi yıkan yasalardan kurtulmalıyız!

27 Nisan 2024
A


Sefa Saygılı İletişim: [email protected]

 

Türk Medeni Kanunu’nun halen geçerli ilgili maddesine göre; boşanma davası reddinin kesinleşmesinden sonra eşler, 3 yıl bir araya gelemediklerini yeni bir dava açarak ispat etmeleri halinde boşanabilmektedirler. Yargıdaki gecikme problemleri de dikkate alındığında çekişmeli bir boşanma davasının ortalama olarak 5 yıl sürdüğü bilinmektedir. Kararın kesinleşmesi üzerine 3 yıl beklendikten sonra açılan davanın da 2 yıl sürdüğü hesaba katılırsa, yaklaşık 10 yıl boyunca eşlerin evlilik açısından en verimli yıllarının heba olduğunu söyleyebiliriz.

Bu konuda değişik vesilelerle sakıncalı durumu anlattık, uyardık. İşte Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararı oldukça olumlu bulduk:

Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin 4. fıkrasında  belirtilen bu sürenin adil olmadığı, eşlerin uzun sürelerin sonunda boşanabildikleri, bu durumun herkesin kişiliğine bağlı dokunulmaz, devredilemez ve vazgeçilmez temel hak ve özgürlüklere sahip olduğunu öngören anayasal hükümle bağdaşmadığı, kuralda öngörülen sürenin ilgililerin evlilik dışı ilişki yaşamalarına neden olduğu, bu suretle kuralla kişinin maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkının yanı sıra devletin aileyi koruma yükümlülüğünün de ihlal edildiği açıklanmak suretiyle  Anayasa’ya aykırılığı ileri sürülerek yapılan başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi tarafından; “.. özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkı ile aile kurumunun koruma amacı arasında makul bir denge sağlamayan kuralın ölçülülük ilkesini orantılılık alt ilkesi yönünden ihlal ettiği sonucuna ulaşmıştır” gerekçeleriyle kuralın Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.

Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı, kanayan yarayı bir nebze de olsa onarmaya katkı sağlayacaktır. TBMM’ye bundan sonra düşen görev ise, iptal kararı doğrultusunda eşlerin 3 yıl bekleme süresini en fazla 6 ay süreyle sınırlandıracak yeni bir yasal düzenleme yapılmasıdır.

***

Yakın dönemde yeni devrim yasaları olarak tanımlanan 2010 yılındaki Anayasa Referandumu ile kabul edilen KADINLARA POZİTİF AYRIMCILIK; aileyi tahrip eden dünyada eşi ve benzeri bulunmayan, kadını şiddetten koruma bahanesiyle çıkarılan 6284 sayılı yasa; edinilmiş mallara ortaklık yasal rejimi; süresiz nafaka; 5237 Sayılı Ceza Kanunundaki evlilik içi cinsel saldırının suç olarak tanımlanması; evlilik birliğinde işlenen hakaret, tehdit, yaralama suçlarının nitelikli halinin uygulanması ve şikâyetten vazgeçme hakkının tanınmaması ile uzlaşma hükümlerinin uygulanmasının yasaklanması gibi hususlar ağır riskler taşıdığından evlilikten kaçınılmaktadır. 

Böylelikle evlilik dışı ilişkilere yönelme arttığından sağlıklı bir nesil oluşamayacaktır. En az 3 çocuk isteği, bu yasaların uygulanmaya devam edilmesi durumunda mümkün olamayacaktır.

Anayasa’nın iptal kararı üzerine Türk Medeni Kanunu’nda yeni reformlara ihtiyaç bulunmaktadır. Açılacak boşanma davasının konusu sadece boşanmaya yönelik olmalıdır. Seri yargılama sonucunda şartları oluştuğu takdirde kısa sürede boşanmaya karar verilmelidir. Boşanma davasının ferileri olan velayet, nafaka, maddi ve manevi tazminat ile mal paylaşımı ayrı bir dava olarak görülmelidir. Tarafların kötü niyetle karşılıklı eziyeti son bulmalıdır.

Katolik İtalya’da evliliklerin artırılması ve ailenin yeniden cazip hale getirilmesi (boşanma yasağını öngören katı inançlarına rağmen) yasal düzenlemeler ile sağlanmaya çalışılmaktadır.

 Il Giornale gazetesi baş sayfadan verdiği haberde, “Boşanmak kolaylaştığı için evlenenler arttı” başlığını kullandı. Il Messaggero da, “Hızlı boşanmanın da sayesinde evlilik yeniden moda oldu” diye yazdı. (BBC News Türkçe):

“İtalyan parlamentosu, ‘Katolik Kilisesi’ne darbe’ olarak nitelenen bir yasal düzenlemeyi kabul ederek boşanma süresini 3 yıldan 6 aya indirdi. Boşanmayı kategorik olarak reddeden Katolik Kilisesi’nin itirazlarına rağmen İtalya’da 1970’te boşanma yasal hale gelmişti ancak hâlâ fiili olarak zorlukla gerçekleştiriliyordu.” 

 İtalya’da, evli çiftlerin resmi olarak boşanabilmesi için ayrı olarak geçirmeleri gereken süre 3 yıldan 6 aya indirilmiş ve bürokratik işlemler basitleştirilmişti. İtalyan basını, geçmişte boşanmanın zor olmasının İtalyanları evlilikten caydırdığı, yeni yasalarla boşanmanın daha kolay hale gelmesinin ise evliliğe olan ilgiyi artırdığı yorumlarına yer vermişti.

İnsanlar yasalara göre davranırlar ve yaşarlar. Milli ve manevi değerlerimize uygun yasalarla yönetilmek temel hakkımızdır. Toplumu ve aileyi korumak öncelikli görevimiz olmalıdır. Radikal feministlerin güdümünden uzaklaşarak aile politikalarında uygulanan yanlışlardan dönmeliyiz. Feministlerin ve aile-evlilik düşmanlarının isteklerini karşılamak mümkün değildir. Bu yasalar ve uygulama sonuçları aileyi ve sonuçta toplumu çökertecektir. Devlet, aileyi korumakla yükümlüdür.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Hakkı Söyler

İslam aile hukuku cahilce boşanma değil, şartları oluşmuş bir talak ve arkasında iddet, dönüş imkanı üçe kadar ve sonrası otamatik işleyen önden belirlenmiş mehir ve diğer haklar otomatik bir süreç içinde işler. Süresiz nafaka (çocuk ayrı) diye bir şeyde zulme dönüşüyor. Hak iki tarafca çiğnenmemeli, birbirinin haklarını gözet.meli, Allah'ın sevmediği bir yola girmemeli. Bütün evlilere mutluluklar ve Salih(a) evlatlar dileğiyle...

6384

Ben 6 yildir 6284 yuzunden evime gidemiyorum.Lanet olsun bu kanuna.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23