• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Latif Şimşek
Latif Şimşek
TÜM YAZILARI

Fahiş fiyatçıları bitirmeden enflasyon bitirilebilir mi?

04 Haziran 2024
A


Latif Şimşek İletişim: [email protected]

 

Bir insanın ha cebinden parasını çalmışsın ha beş lira olan bir ürünü 25 liraya kakalamışsın. 

Ne farkı var ki?

Serbest piyasa ekonomisinden falan bahsetmeyin.

Bunun adı resmen serbest kazıklama piyasası. Üstelik öyle böyle değil. 

Resmen milletin cebinden, göz göre göre parasını çalıyorlar. Kimsenin kılı kıpırdamıyor.

Gidin bakalım serbest piyasa ekonomisinin babası olan ülkelere. Amerika’ya, İngiltere’ye diğer Avrupa ülkelerine. Milletin ekmeğine göz koyanın gözünü oyarlar. Hele hele, temel gıda maddeleri üzerinde oyun oynamaya yürek ister.

BU HIRSIZLAR BİTMEDEN 

ENFLASYON BİTMEZ

Sorun nerde başlıyor?

Üreticide mi, aracılarda mı, perakende satıcılarında mı?

Yoksa hepsinde birden mi? Milletin ekmeğini ortaklaşa mı çalıyorlar? 

Elbette her ürünün bir maliyeti var. Bu maliyetin üzerine konulması gereken bir kâr marjı da var. Kimsenin buna itiraz ettiği yok. Fakat kâr marjını; “Kazıklayabildiğin kadar kazıkla” marjına dönüştürenlere de birilerinin söyleyecek bir şeyleri olmalı.

En basitinden bir şişe su (500 ml). Zincir marketlerde fiyatı beş liradan başlıyor. Köşedeki bakkala gidiyorsunuz 8-10 lira. Yol üstündeki bir büfede 15 lira. Restoranlarda 30-40 lira. Bu suyun fabrikadan işyerlerine teslim fiyatı 3 liradan fazla değil. Bu nasıl bir kâr marjı?

FİYAT SATIN ALDIĞINIZ 

ANDA OLUŞUYOR

Herhangi bir şey almak için herhangi bir işyerine girdiğinizde, alacağınız ürünün bir fiyatı yok. Siz ödemek için kasaya vardığınız zaman oluşuyor fiyat. Satıcının insafına kalmış. Ne söylerse çıkarıp veriyorsunuz. Artık öyle bir hale geldi ki; itiraz da etmiyorsunuz. “Demek ki fiyatı bu kadar olmuş” diye kabullenip kuzu kuzu ödüyorsunuz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan; seçimi kaybetme pahasına popülist politika uygulamadı. Seçim ekonomisine gitmedi. Ekonomiyi toparlamak için her türlü riski göze aldı. 

Hükümetin ekonomi kanadı da üzerine düşeni yapmaya çalışıyor.

Ama sonuçta, pandemiden bu yana fahiş fiyatla mal satmaya alışmış olanlar durdurulamıyor. 

Fahiş fiyatın temelleri nerede nasıl atılıyor?

Zincir marketlerden mahalle bakkalına kadar denetlenmesi gerekiyor. Kim nerde nasıl vatandaşın ekmeğine göz dikiyorsa gözünün yaşına bakılmaması gerekiyor. Öyle para cezası falan da değil. Kulağından tutup atacaksın kodese. 

Bu tür durumlarda ABD’de, Avrupa’da verilen para cezalarında, o alçaklığı yapanlar bir daha belini doğrultamıyor. Leblebi, çekirdek parasıyla ceza verirseniz, kaldığı yerden devam eder.

ÜRÜNLERE ETİKET BİLE 

KONULMUYOR

Öyle ki; büyük alışveriş merkezleri ve zincir marketler dışında birçok yerde ürünlerin üzerinde fiyat etiketi yok. Alacağı malın kaç lira olduğunu bilmiyorsunuz. Alıp kasaya gidiyorsunuz ne isterlerse kuzu kuzu ödüyorsunuz.

Çözüm ne diyorsanız, ben ekonomi uzmanı değilim.

Ama bunların tepelerine binmenin şart olduğunu biliyorum. Sürekli bir denetim gerekiyor. Devletin yüzbinlerce memuru var. Bu memurların her birine, bir fahri müfettiş gibi görev verilebilir. Gördüklerini ilgili bakanlıklara rapor ederler. Gereken yapılır.

Ha… Bir de bizim vatandaş olarak vurdumduymazlığımız var.

Gideriz markete, hiçbir kabahati olmayan tezgâhtarla, kasiyerle kavgaya tutuşuruz. Ama iş ilgili bakanlıklara iki satır şikâyet yazısı yazmaya geldiğinde, kulağımızın üstüne yatarız.

TEDBİR, FAHİŞ FİYAT 

HIRSIZLARINI YENEBİLİR Mİ?

Ekonomiyi toparlamak, enflasyonu düşürmek için isteğiniz kadar tedbir alın.

Fahiş fiyat teröristlerine tedbir almadığınız sürece boş.

Bu bir alışkanlığa dönüştü. 

Şimdi Temmuz’da memur emekli maaşlarına yapılacak zamlar var. Bunu fırsat bilip fiyatları ateşlemeye hazırlananlara ne yapılacak?

Ortada hiçbir gerekçe yokken, yani girdi maliyetleri artmamışken, sırf maaşlara artış geliyor diye ürünlere zam yapanların yaptıkları yanlarına mı kalacak?

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Ordulu

Bu ceza safsatası 3. Seneye giriyoruz konuşuluyor. Hareket yok. Halka açıklanmış düzgün ibretlik bir ceza yok. Siz ceza derken adamlar bir yerleriyle gülüp halkı öpmeye devam ediyor. 3 bakan geldi gitti durum daha kötüye gidiyor. Koskoca ticaret bakanı 3 harfli marketcileri almış poker masası etrafında poz verir gibi gulusuyorlar. Senin muhatabın olmuslarsa vay memlekete... Senin yardımcın yokmu. Ne muhatap alıyorsun ver talimatı emirleri geç. Devletsin yap gereğini yoksa bak millet yaptı. Fakirin bir soğanı ekmeği vardı ona da el uzattirdiniz o eller kirilmazsa kaybetmeye devam ..Kendi ellerinizle buyuttukleriniz şimdi size kafa tutuyor... Adamlar siyonist usulü ticaret yapıyor herkesi şehvetinden cebinden ve karnından bağlamış kimse birşey yapamıyor..

Sermaye

sevdalısı bir iktidar var sayın yazar. Ve bu sermayenin yurtdışına kaçma ihtimali var. O yüzden acı reçete emekli, emekçi ve memura kesiliyor. Denetleme eksikliği bu iktidarın en büyük sorunu. işletmelerin girdi çıktısını kontrol altına al bıçak gibi bu fırsatçılık nasıl kesiliyor gör. Bu arada iktidar da bu işten nemalanıyor düşünsenize bir hal yasası bile çıkarılamadı bu ülkede. Gelir vergisi beyan etmeyen binlerce esnaf var. Doğru beyanda bulunan esnafın sayısı ise anca yüzde yirmidir. Kdv, ötv yi arttırmak, kök maaş ile vatandaşı kandırmak kolay. Sözün kısası bu ortamı yaratan iktidar, denetlemeyip önlem almayan yine iktidar.
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23