• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Hacı Yakışıklı
Hacı Yakışıklı
TÜM YAZILARI

Azrail bir solcuya nereden yaklaşır?

15 Mart 2014
A


Hacı Yakışıklı İletişim: [email protected]

Esma’yı şehit ettiler, ama biz otobüs yakmadık!

28 Şubat mağdurları mühürsüz bir hüküm gibi zindanda, ama biz hiçbir polis aracına molotof atmadık!

2002 yılında, sağlık karnesinde başörtülü fotoğrafı var diye Çapa Tıp Fakültesi’nde tedavisi yapılmadığı için fotomontajla başına peruk eklenen 71 yaşındaki “Medine Bircan” anneye bu muameleyi layık görenlere, elimize sapan taşı alıp fırlatmadık!

Mavi Marmara’da, Dâr-ül İslam olan yurdumuzun öz vatandaşlarının göğsüne ve sırtına İsrail’in siyonist cellatlarının soğuk mermileri isabet ettiğinde; banka ATM’lerini sopalarla parçalamadık!

Türkiye’nin bütün tanklarını, jetlerini ve erlerini elinde tutan 312 General’in aynı anda sadece bir gazeteye, Vakit’e dava açması sonucu susan tüm dilsiz şeytanlara rağmen ülkemizi BBC, CNN, Reuters gibi kanallara peşkeş çekmedik!

Fethullah Gülen; bizi öldürenlerin yanında saf tuttuğunda, okullarını darbecilere sunduğunda, Anıtkabir’i tütsülediğinde, dualarla andığımız Necmettin Erbakan’a boncuk boncuk terledi aşağılamasını yapan gazetelere 8 sütuna manşet “Beceremediniz, bırakın gidin” diye demeçler verdiğinde, içinde masum ve günahsız çocukların da kaldığını bildiği halde evlerinin başlarına yıkılması için beddua ettiğinde, İsrail’in başlara yıktığı evleri hatırlattığında bile bizler onun yandaşlarının evine ateşler salmadık! Hep uyardık, kardeşler gerçeği siz de görün demekten öteye gitmedik!

Ecdadın, dört tarafına minareler diktiği Ayasofya hâlâ beş para etmez bir müze olarak İstanbul’un orta yerinde secde edecek bir alnı beklerken, onun yetimliği karşısında otobüs duraklarını kırmadık!

Bunları korktuğumuz için değil, insan olduğumuz için yapmadık! Kaldırım taşı sökerek protesto yapılsaydı, darbelerin mağduru müslümanlar olarak ülkede bir tek kaldırım taşı koymazdık! Molotof atmadan, sopalarla kan akıtmadan, ülkeyi peşkeş çekmeden yine canımız kadar sevdiğimiz yurdumuzu meydanlarda omuz omuza vererek milletçe savunduk! Günümüz toplumunu gergin sanıyorlar, işte son 300 yılın en büyük yanılgısı! Gergin olan toplum değil, statüsünü kaybedenlerin bu ülkeyi terk ederken çıkardıkları seslerdir!

Her eylem insanca olur ise insanı yüceltir ve ölülerin üzerine basmak eylem değildir! İşi öyle siyasallaştırıyorlar ki Berkin Elvan’ın ölümüne üzülmeye fırsat bulamıyoruz! Öyle kindarca saldırıyorlar ki güya eylem olsun diye önlerine koydukları ekmeklerin içine ölü bedenler sürerek tüm topluma yedirmeye çalışıyorlar; bir babanın acısını ideolojik kremalarla, bir annenin gözyaşlarını Gezi Parkı’nın insanlıktan çıkmış diplomatik mânâsıyla eş tutarak bütün kederleri parçalanmış tesbih taneleri gibi küflü çukurlara atıyorlar! Oysa ölüm biriciktir ve biz hiçbir taziyede ölenin kimliğine soğuk mühürler vurmadık! Gezi Parkı’nın çimlerine basmamak için azami gayret gösterenler keşke bir çocuğun ölü bedenine basmamak için de aynı gayreti gösterseydi! Lütfen mezarları çiğnemeyin, çünkü mezarlar bir daha yerinden kalkmayacak! Öldürdüğünüz insanlığınızı, devirmeye çalıştığınız hükümet bile kurtaramaz! Cesetlerden “darbe elbisesi” dikmek isteyenler, milletin iktidarına kaçak kat çıkamayacaklar!

1961’deki idam sehpaları Onlar’ındı, 1981’de mahkeme kararıyla yaşı büyütülüp asılan çocukların masumiyetini çalma kudreti Onlar’ındı, ülkücüleri soğuk betonlarda yatırma zevkine dalmak Onlar’ındı, müslümanların sakalını cımbızla çekme rezilliği Onlar’ındı, 1997’de asfaltı inleten tanklar Onlar’ındı, Gezi Parkı Onlar’ındı, 17 Aralık Onlar’ındı..! Ama 30 Mart milletin olacak! Kime oy vereceğinizi bilmem, ama oy verirken şunu unutmayın: Neye layıksak öyle yönetileceğiz!

Ergenekon tahliyelerine düşülen şerhtir:  “28 Şubat’ın siyasi yargı kararları iptal edilmedikçe hiçbir tahliyenin masumiyetine inanmayacağız!”

 

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23