Hani nerde, ABD’yi mahkum edecek açıklamalar!

Türkiye’nin güneyinde, Amerikan toprağı var da, biz mi bilmiyoruz..

Bizim bildiğimiz, güneyimizde Suriye var..

Suriye’ye DAEŞ’le mücadele bahanesi ile yerleşen Amerika, oranın sahibi gibi ahkam kesiyor..

ABD, kendisine ait olmayan bir bölgede, “Uçuşa yasak bölge” ilan ediyor..

Sonra, Türkiye’ye saldırı düzenleyen iki teröristin bağlantılarını etkisiz hale getirmek üzere meşru müdafaa hakkını kullanan Türkiye’nin SİHA’sını, o bölgede kendisine fazla yaklaştığı gerekçesi ile düşürüyor..

Silahlı İnsansız Hava Uçağı, adı üstünde, içinde insanımız yok..

“Zarar, mala gelsin” demiş atalarımız..

Biz güçlü olursak, o zararı da, onlara ödettiririz..

Eski yıllardaki gibi, bir tane İHA için, bir tane SİHA için, ne Amerika’nın kapısında, ne İsrail’in kapısında beklemiyoruz.

O günler çoktan geçti..

Artık kendi İHA’mızı, SİHA’mızı yapıyoruz, elhamdülillah..

Bir tane SİHA düşer, on tanesi yapılır..

Askerimize, güvenlik güçlerimize bir şey olmasın, yeter ki..

Ama..

Şu gerçeği de gözardı edemeyiz.

Zarar sadece SİHA’mıza gelmiş olsa da..

Bunun hesabını sormamız gerekir..

Hele hele, NATO üyesi olan iki devletin, birbirine yardım etmesi gerekirken, tam aksine Türkiye’ye bir saldırı sonrasında, meşru müdafaa hakkı kullanılırken, NATO üyesi diğer devletin SİHA’mızı düşürmesi, asla kabul edilemez bir sözleşme ihlalidir..

Türkiye’ye bir saldırı olursa, diğer NATO üyelerinin, bu arada ABD’nin bize destek verme taahhüdü bulunuyor..

Aynı şekilde ABD’ye saldırı olduğunda da, NATO üyesi olarak Türkiye’nin bu ülkeye destek verme taahhüdü bulunuyor..

Bu kapsamdadır ki, İncirlik Üssü Türk topraklarında aktif olarak kullanılıyor..

Eğer ABD, Türk SİHA’sını düşman olarak görüyorsa, düşürüyorsa, İncirlik Üssü’nün de tartışılır hale gelmesi kaçınılmazdır..

Bu son gelişme ile, NATO’nun bırakın genişlemesini, bırakın yeni üyelerin girişlerinin yapılması, tümü ile dağılmasının tartışılması kaçınılmazdır..

Biz bunları söylüyoruz ama..

En yüksek perdeden bu söylemi, anamuhalefet partisinin yapması gerekir..

Milliyetçi-ülkücü geçinen, yavru muhalefetin bu söylemleri en sert şekilde dillendirmesi gerekir..

Amerika’yı hedef alarak, belki de devlet görevlilerinin sırtında yumurta küfesi olması sebebi ile söylemedikleri, söyleyemedikleri gerçeği, muhalefet partilerinin liderlerinin dillendirmesi gerekir..

Ama nerde?

Gördüğümüz şu:

PKK, Emniyet Müdürlüğümüze canlı bomba saldırısı düzenliyor..

Biz PKK’yı bitirmek üzere Suriye’ye operasyon düzenliyoruz.

Tam bu aşamada, bizim bitirmek istediğimiz PKK’yı, yıllar önce kuran ve başında bulunan cezaevindeki Apo’nun serbest bırakılması gerektiğini söyleyen Merdan Yanardağ’ın yargılandığı davanın duruşmasına, CHP’nin müstakbel genel başkanı Özgür Özel destek katılımı sağlıyor..

Aman Allah’ım.. Sen bizim aklımızı koru..

Biz PKK’yı bitirmeye çalışırken. Bu yolda, ABD ile bile kavga ederken..

SİHA’mız düşürüldüğünde, ABD üzüntüsünü dile getirmek zorunda kalırken..

Dışişleri Bakanımız hemen ABD Dışışleri bakanı ile irtibata geçip, bundan sonra böyle bir hatanın tekrarlanmaması gerektiği konusunda uyarısını yaparken...

Anamuhalefet partisi genel başkan adayı Özgür Özel, PKK’nın başını tahliye ettirmek isteyen Merdan Yanardağ’a destek ziyaretinde bulunuyor..

Gerçekten aklın iflas ettiği, mantığın bittiği, siyasetin iflas ettiği bir nokta burası..

Bu ülkede 50 bin insanın kanına giren teröristbaşı Apo lehine, Türkiye’nin adil yargılama yapmadığı iddiası ile tazminat ödenmesi gerektiğine dair karara imza atan AİHM eski yargıcı, CHP eski milletvekili Rıza Türmen’e, gerçekleri hatırlattım diye..

Türkiye Barolar Birliği hemen bir açıklama hazırlayıp, bana eleştiriler yönelttiler..

Ama, ABD’nin, bir SİHA’mızı düşürdüğü gerçeği karşısında, Türkiye Barolar Birliği’nden de, barolardan da tek bir açıklama duymadık.

SİHA’mızın, Rıza Türmen kadar değeri yok muydu ki, teröriste “tazminat ödensin” kararını veren adamı savunan barolar, şimdi SİHA’sı düşürülen Türkiye’yi savunma sadedinde iki satırlık bir açıklama bile yapmadılar..

Baro başkanları, hukukçu kimlikleri ile toplanıp, “NATO şemsiyesi altındaki bir devlet, Türkiye’nin SİHA’sını düşürmeye kalkıyorsa, bu sözleşmenin bittiğinin göstergesidir. NATO derhal toplanıp, bu pisliği temizlemelidir” açıklaması yapacaklarına..

Olayları uzaktan seyretmeyi tercih ediyorlar..

Hukuk fakültelerinde kürsü sahibi profesörler, uluslararası ilişkiler boyutundan ve sözleşmelerin ihlali açısından olayı yorumlayarak, ABD’ye uygulanması gereken müeyyideleri açıklamaları gerekirken... 

Özellikle AK Parti iktidarına laf yetiştiren profesörleri kastederek söylüyorum.. Hiçbirisinden bir tane açıklama duyamadık.

Dışişlerini yıllarca, yabancı hegemonyasında yönlendiren monşerler ise..

Adeta her biri ayrı bir deliğe saklanmışlar..

İşgal altındaki Karabağ kurtarılmak için Azerbaycan operasyon başlattığında, “Türkiye Azerbaycan’a İHA-SİHA satıyor. Bu sebeble Türkiye, uluslararası ceza mahkemesinde yargılanabilir” tehdidi savuran CHP’de danışmanlık yapan Ünal Çeviköz’ler, şimdi ortalıkta görünmüyor!

Çıkıp, “Meşru müdafaa hakkını kullanan Türkiye’nin SİHA’sını düşüren Amerika, uluslararası ceza mahkemesinde yargılanacaktır” demiyor.. 

Diyemiyor..

Siyasi iktidara, her fırsatta sopa göstermeye kalkışan emekli amiraller, emekli generaller, özellikle NATO’da görev yapan, Tayyip Erdoğan düşmanı emekli subaylardan da bir itiraz duymadık..

Toplansanıza..

Montrö için yaptığınız açıklamanın benzerini, ABD’ye yapsanıza..

“Biz sizinle, şu kadar yıl, birlikte Afganistan’da çalıştık.. Dünyanın birçok bölgesinde birlikte çalıştık. Türk SİHA’sını düşürmek, açık bir ihanettir. Affedilemez” açıklaması yapsanıza..

 “Benim hem ismimde, hem soyadımda Türk kelimesi var” diye övünen Türker Ertürk isimli emekli amiralden de çıt çıkmadı..

ABD’ye tek kelime edemeyenler listesine, milliyetçi geçinen, ülkücülük iddiasındaki İyi Parti yöneticileri de girdiler..

İP’li yöneticiler, “Şu ilin belediye başkanını açıklarım ha, bu ilin adayını da açıklamak üzereyim ha.. Bizimle ittifak yapın. Yapmaya mecbursunuz” modunda açıklamalarla günlerini doldururken, Türkiye’nin menfaatlerini gözeten bir açıklamayı, olayın üzerinden 24 saat geçmesine rağmen, halen yapmadılar..

Ama muhalefet ne yaparsa yapsın. 

Meslek kuruluşları, Erdoğan düşmanı akademisyenler ne yaparlarsa yapsınlar..

Erdoğan liderliğindeki Türkiye, ABD’ye bu saldırısını, Allah’ın izni ile fazla fazla ödettirecektir..