• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ali Karahasanoğlu
Ali Karahasanoğlu
TÜM YAZILARI

Güven duygumuzda, yine haklı çıktık!

25 Ocak 2024
A


Ali Karahasanoğlu İletişim: [email protected]

Ak Parti iktidarına, “çalışanları da, emeklileri de enflasyonun altında ezdirmez” diyerek sahip çıkıyorsak, bunun arkasında şahsi menfaatler mi var?

Asla..

Halkın yarısından fazlasının AK Parti iktidarına duyduğu güveni biz de duyduğumuz için, günübirlik eleştiriler getirmiyoruz.

“Bir duralım. Bekleyelim. Şu an sorun çözülmemiş olsa bile, mutlaka adil şekilde çözülecektir!”

Bu güven, hem siyasi iktidara fırsat veriyor, hem de kısa süreli sorunlarda afallama yaşayıp, daha büyük yanlışlara sebep olmadan gerekli düzeltmeleri yapmalarına imkanı veriyor..

Böylece millet de kazanıyor, çünkü AK Parti yerine alternatifi ne?

CHP..

CHP’nin de icraatlarında nasıl yanlışlar yaptığını, geri dönülmez kararlarını hep birlikte görüyoruz..

22 yıllık Ak Parti iktidarında yaşanılanları dikkatle takip edip, duyduğumuz güvende haksız çıkmadık..

Ama acele edenler oldu..

Bir günlük tereddüdü..

İki günlük “acaba” kararsızlığını..

Büyük bir vicdansızlık gibi göstermek isteyenler oldu..

İki aydır tekrar tekrar yorumlarla, “İnsafsız.. Vicdansız.. Yalaka.. Yandaş” suçlamalarına muhatap olduk..

Ben Riyad’da yaşanılanları yazıyorum.

Kimisi okur sıfatlı kötü niyetli kişiler. Kimisi de gerçekten okurumuz, emekli maaşı dışında bir geliri olmadığı için zor durumda olan insanlarımız..

Memur emeklisi ile işçi-esnaf emeklisine yapılan zamların aynı olmaması üzerinden bizlere eleştiriler getiriyorlar, “Boşver Riyad’ı emekli maaşından bahset” diyorlar..

Bizlere yükledikleri “İnsafsız.. Vicdansız” sıfatlarını hakkediyor olsaydık, “Enflasyon oranında zam yapıldı ya. Yeter işte” der, geçerdik..

Ama her seferinde, “Yetmez ama.. İnşallah daha fazlası yapılır” bakış açısı ile soruna yaklaştık..

Hakaret edenlerin sataşmalarına aldanıp, sorunu şahsileştirmedik, sorunun çözülmesine odaklandık..

Küfürleri, hakaretleri yazmıyorum.

En naziklerinden örnekler sunayım:

“Ali bey, duydun mu.. İşçi emeklisinin yaşadığı enflasyon % 37, memurun yaşadığı enflasyon % 49 imiş. Hahh hah ha..”

Bir başkası..

“Ali bey.. Ali bey. Markete gidince, memur emeklisine başka, işçi emeklisine başka fiyattan mı yumurta satılıyor ki. Zamlar farklı yapılıyor..”

Bir başkası..

“Siyasi iktidar, işçileri memurlara sattı.. Memur emeklisine % 49 zam yapıldı. İşçi, esnaf emeklisine % 37 zam reva görüldü..”

Okurlarımız da haklı.

Kendileri Sözcü, Cumhuriyet okumasalar da..

O gazetelerin okuru olan komşuları var, akrabaları var..

Oturup sohbet ettiklerinde, tartışmaların merkezinde, hep Sözcü’deki Cumhuriyet’teki benzer başlıklar yeralıyor:

“Memura enflasyon % 49, işçiye % 37”

Oysa bu başlıkların atıldığı dönemde, memurun önceden imzalanan sözleşmeler çerçevesinde, enflasyon oranına ilaveten alacakları refah payı oranı önceden belirlenmiş idi..

Haziran ayındaki görüşmelerde, memurlar için, enflasyon ne ise, o oranda zam olacağı, ilaveten de % 12 refah payı artışı yapılacağına ilişkin anlaşma yapılmıştı..

Dolayısı ile, enflasyon rakamı açıklandığında, memur emeklisine gelecek zam da, hiç tartışılmadan belli oldu..

İşçi ve esnaf emeklisi için ise.

Siyasi iktidarın “Enflasyon altında asla ezdirmeyeceğiz” sözü vardı..

Bu söz gereği, 2023 yılının ikinci altı ayı için % 37 zam çantada keklik idi..

Ama ya refah payı?

Ya refah payı olarak ne oranda zam yapılacaktı?

Onunla ilgili önceden yapılmış bir belirleme olmadığı için, muhalefet o flu ortamı istismar etti de etti..

Sanki işçi ve esnaf emeklisine, enflasyon oranından başka refah payı olarak hiçbir artış verilmeyecekmiş gibi algı oluşturdular..

Halkımızın önemli bir kesimi, “AK Parti iktidarı, böyle bir çelişkiye asla imza atmaz. Tayyip Erdoğan bu yanlışı mutlaka düzeltir” diyordu da..

Bir kısmı ise..

Zaten Erdoğan düşmanı olduğu için “Memura % 49 da, işçiye niye % 37.. Kurt yapmaz bu taksimi, kuzulara şah olsa” söylemi ile saf insanlarımızı da zehirlemeye çalışıyorlardı.

Diğer bir kısım insanımız da, inanmak istemese de, “Acaba muhaliflerin dedikleri doğru mu?” diye, küçük de olsa bir şüpheyi kendi içlerinde yaşıyorlardı..

Geçtiğimiz hafta Tayip Erdoğan açıkladı..

Memura yapılan emekli maaş zammı oranı olan % 49’u baz alarak, işçi-esnaf emeklilerimiz için de, enflasyon oranı olan % 37 zam zaten kesin hakları olarak belirtildi... 

“Hiçbir insanımızı, enflasyon altında ezdirmeme” sözü gereği. İşçi ve esnaf emeklileri için de ilaveten % 5 refah payı artışı verildiğini belirtti.. 

“Önümüzdeki altı ayın sonunda da, memur ve işçi için emekli maaşlarında artış oranı eşitlenecek” dedi..

Ama yaptığı açıklamada kesin ifadeler kullanmamasından da anlaşılıyordu ki..

Hâlâ çalışmalar sürüyordu..

Memura yapılan zam kadar işçiye de emekli maaşında iyileştirme yapılmasının gerekliliği, hem vicdanın, hem de hukuken bir zorunluluk olduğu hususunda, siyasi iktidarın da kafasında bir kesin hüküm vardı..

Aklın emri de bu idi..

Vicdanın emri de bu idi..

AK Parti iktidarından da, başka bir şey beklemek mümkün değildi..

Sonuç..

2 aylık süreçte bağırış, çağırış..

Sitemler..

Hakaretler..

Saygısızca söylemler..

Sonuç ne oldu?

Aklın emrettiği gibi hareket edildi, gereği yapıldı..

Biz “Durun kardaşlar, durun.. Daha işçinin emekli maaşının refah payı açıklanmadı, niye telaş ediyorsunuz” dediğimizde..

“Hah hah ha. Ne zaman açıklanacak, bir yıl sonra mı” diyenler..

% 5’lik ek zam açıklandığında..

“İşte gördünüz, yine % 5 memurdan eksik bıraktılar” diyerek sitemlerini tekrarladılar..

Şimdi memur ve işçide emekli maaş artışları eşitlendiğinde..

Bakalım özür dileyecekler mi?

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

Yaman

Yanlıştan dönmek, işçiyi, memuru, emekliyi düşünmek ve durumlarını iyileştirmeye çalışmak takdire şayandır, fakat açlık ve fakirlik seviyelerine göre yine de çok düşük düzeyde kalmaktadır. Esas problem bu yönde yıllardır kapsamlı bir çalışma yapılmaması, çalışan ve emeklilerin göz ardı edilmesidir. Çünkü her ürün ve hizmetin füze gibi arttığı dönemlerde emekli çalışan ücret zamları mümkün mertebe düşük tutuldu. Bu amaçla TÜİK'in enflasyon oranları gerçeğinden yarı yarıya düşük gösterildi ve ücret zamlarında esas alındı. Hayat pahalılığı ile ücret zamları karşılaştırılınca yine yarı yarıya fark var. Emeklilerden aşırı tepki gelince ve 31 Mart 2024 belediye seçimleri yaklaşınca biraz daha iyileştirme yapıp emekli zammını % 49,25 te eşitlediler. Ama bu da çok yetersiz kalıyor ve bunu karşılayabilmek için vergi-harç-fatura-ceza vd. artırımına gidiyorlar. Peki işlerin bu duruma gelmesi vatandaşın yüzünden mi? Vatandaş hep oy verip destekleyip iktidar yapıyorsa, tek başlarına ülkeyi yönetiyorlarsa niye ekonomiyi düzeltmiyor veya düzeltemiyorlar. Sayın yazar. Hep güzellemeler yapacağınıza biraz da eleştiriler getirin ve varsa önerilerinizi sunun. Bizler atla deve istemiyoruz. Yatım, katım, sarayım olsun demiyoruz. Sadece insanca yaşayabilecek kadar, borcu derdi az, orta derecede bir hayat standardı istiyoruz. Bu standart bize layık görülmediği için, kendileri milletin vergileriyle israf ve gösteriş yaptıkları, millete doğru düzgün zam yapacak para bırakmadıkları için itiraz ediyor ve sesimizi çıkarıyoruz. Yoksa itiraz ve şikayet etmeye bayılmıyoruz. Lütfen gerçekçi düşünün ve sesimiz olun. Size eleştiri yazısı yazmamızın sebebi budur. Yoksa şahsınıza, kişiliğinize, dini inanç ve yaşamınıza itirazımız yoktur, kötü, çirkin bir lafımız yoktur. Esasen birlik dayanışma, birbirine destek olma müslümanlığın gereğidir.

Bi git

500 lira ile işçi emeklisi zengin mi oluyor?
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23