Yerli ve milli eğitim modeli inşa zamanı

Ahmet Bulut’un sunduğu Akit TV’deki Sahur Bereketi programına misafir oldum. Prof. Sefa Saygılı, Duran Çetin, Mustafa Duran, Adnan Kalkan, Ahmet Demirel, Burhanettin Saygılı, Dr. Ali Akben ve Prof. A. Halim Ulaş ile birlikte kaleme aldığımız EĞİTİMDE HZ. MUHAMMED (SAV) MODELİ kitabımız üzerine iki saat sohbet ettik. Hz. Muhammed’in (sav), eğitim anlayışı ve metotlarını anlatmaya zaman yetmedi. 

Peygamberimiz (sav) kısa süre öğretmenlik yaptı ama bir kıta dolusu insanı eğitti. Yüzbinleri davasına inandırdı, onların gönlüne girdi, kötü insanları iyi insanlara dönüştürdü. Bedevileri ilim ve eğitimle medenileştirdi, cahil insanları bilgeleştirdi. Bütün zamanların en başarılı ve en sevilen eğitimcisi oldu. Benzersiz bir değişim ve dönüşümü gerçekleştirdi.  

Felsefeciler insanı hayvan olarak tarif ederler. Ölümden sonrası için tek cümle kuramazlar. 

İslam insanı, Allah’ın yeryüzündeki en değerli ve en şerefli misafiri derecesine yükseltir. Ebedi hayat müjdesi verir; Allah’a ve ahiret gününe inanıp iyi işler yapanlar cennete gidecektir. 

Hz. Muhammed (sav) müjde peygamberidir; insanlığı en değerli varlık derecesine yükseltmiştir. Ölümü öldürmüş, ebedi hayat müjdesi vermiştir. 

Medine’de kurduğu şehir devleti, on yıl içinde dünyanın süper gücü Bizans ve İran’ı yenecek güce ulaşmıştır.

Eğitim, insanın gönlünü zenginleştirir, zihnini aydınlatır, ahlakını güzelleştirir ve hüner kazanarak hayatını sürdürmesini sağlar. Bu yönüyle Peygamberimiz (sav) benzersiz bir örnek ortaya koymuştur. 

İslam medeniyetinin temelinde Kur’an ve Öğretmen Muhammed (sav) vardır. Müslümanlar uzun asırlar dünyayı yönetmişler, merhamet medeniyeti kurmuşlar ve yaşatmışlardır.

Batı’nın bilim ve teknolojik üstünlüğü üç yüz yılı kapsar.

Kopyacı ve taklitçi eğitim bizi yükseltmedi. Batılı örneklerle yerli ve milli eğitim sistemi kurulamaz.

Peygamberimiz (sav) yirmi yılda Müslümanları dünyanın süper gücü yaptı. Tanzimat’tan beri 200 yıldır Batı’yı taklit ediyoruz, üstün bir medeniyet kuramadık.

Kendi medeniyet değerlerimize dönmeliyiz. Kur’an’a sarılmalıyız.

Kalpleri fethetme ve gönüllere taht kurma sanatını çok iyi bilen bir eğitimci olan Hz. Muhammed (sav) modeline dönmeliyiz. 23 senede vahşi ve bedevi bir milleti eğitti, Müslümanlar bütün zamanların en muhteşem medeniyetini kurdular. Medine’de kurulan İslam devleti, on yıl sonra Bizans ve İran’ı yendi. 

Hz. Muhammed (sav) kitapla geldi, ilim getirdi, okuma yazma seferberliği başlattı, Suffe Okulu açtı. Akılları ikna etti, nefisleri terbiye etti, gönüllere taht kurdu, güzel ahlakı her ferdin damarlarına yerleştirdi, merhamet medeniyeti inşa etti. 

Herkes ona; anam, babam, canım sana feda olsun ya Rasulellah diye hitap etti. Herkesin gönlüne girdi.

Müjdeledi, nefret ettirmedi. Kolaylaştırdı, zorlaştırmadı.

Okumak, öğrenmek ve iyilik yapmanın ibadet olduğunu anlattı. 

Hiç kimseden vazgeçmedi. En azılı düşmanlarının gönlünü fethetti. Peygamberimizi (sav) öldürmek için yola düşen Ömer, Kur’an okuyarak Müslüman oldu.

Kur’an, aklı ikna eden bir eser. Bugün de milyarlarca insana yol gösteriyor. 

Hz. Peygamber (sav), Kur’an okuyarak Allah’ı ve ahireti anlattı. Kur’an, İslam medeniyetinin temel kitabıdır.

Bilal-i Habeşî siyahi bir köle idi. Müslüman olduktan sonra Peygamberimizin (sav) müezzini, koruması ve devlet hazinesinin muhafızı oldu. Hz. Ömer, ondan bahsederken “Efendimiz Bilal” der. Kimsenin değer vermediği köle, aldığı eğitimle herkesin saygı duyduğu bir bilgeye dönüştü. 

Huneyn Savaşı sonrası İslam ordusu Cirane’de konakladığı sırada Hz. Bilal ezan okudu. Müslüman olmayan Mekkeli çocuklar ezanla alay ettiler. Sahabeler, alaycı çocukları yakalayıp Peygamberimize (sav) getirdiler.

Muzaffer ordu komutanı cezalandırılmayı bekleyen çocuklara sordu:

- Sesi güzel olan hanginiz?

Çocuklar Ebu Mahzure’yi gösterdiler. Peygamberimiz (sav) çocuğun kusuruna değil, yeteneğine odaklanmıştı. Ona ezanı anlattı ve okumasını istedi. Çocuk, ezanı isteksizce okusa da Allah Rasulü (sav) onun sesini beğendi, bir kese gümüşle ödüllendirdi, eliyle başını okşadı, elini göğsüne koyup dua etti. 

Bu iltifat karşısında çocuğun duyguları değişti. Müslüman oldu ve kendisinin Kâbe’ye müezzin tayin edilmesini istedi. Ebu Mahzure ömür boyu Kâbe’de müezzinlik yaptı. Peygamberimizin (sav) okşadığı saçlar ileriki yıllarda beyazlamadı. Ebu Mahzure saçlarını kestirmedi, bir torbaya koyup, boynuna astı ve bir ömür onları kıymetli bir emanet gibi taşıdı. Saçlarını niçin kestirmediğini soranlara:

“O saçlara kimin elinin değdiğini biliyor musun?” karşılığını verdi.

Allah Rasulü (sav), yetenek keşfetti, geliştirdi ve gönülleri fethetti. 

İnanıyorsanız üstün olan sizlersiniz, buyurur Kur’an. Müslümanlar kâmil ve erdemli insanlar olmak için gayret etmeliler.

Eğitim fakültelerine Hz. Muhammed’in (sav) eğitim anlayışı ve eğitim modeli dersi konmalı. Yeni bir ruhla Çin’i, ABD’yi, Japonya’yı geçme hedefleri koymalı ve çalışmalıyız.

Eğitimde Hz. Muhammed (sav) Modeli; alanında uzman eğitimci ve akademisyenlerin hazırladığı örnek ve güzel bir çalışma. Bütün öğretmenlerimize ve eğitim fakültesi hocalarımıza tavsiye ederim. 

Beyin Vitamini:(Ensar Neşriyat’ın yayınladığı Eğitimde Hz. Muhammed (sav) isimli esere 0212/ 4911903; sipariş@ensarnesriyat.com.tr adreslerinden ulaşabilirsiniz.)