• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Ahmet Varol
Ahmet Varol
TÜM YAZILARI

Esirlerin maruz kaldığı vahşet!

04 Temmuz 2024
A


Ahmet Varol İletişim: [email protected]

 

Savaşta düşman askerinin esir alınmasındaki amaç ona işkence etmek, ondan intikam almak değil onu etkisiz hale getirerek daha az asker öldürme yoluyla düşmanın gücünü zayıflatmaktır. Yani esir almanın amacı aslında öldürmek değil yaşatmaktır. Bu amacın gerçekleşmesi için de esir alınanların etkisiz hale getirilmelerinden sonra onlara insan muamelesi yapılması, işkence edilmemesi gerekir.

Savaş esnasında savaşla ilgileri olmayanların esir alınması ise tamamen savaşın hukukuna ve mantığına aykırıdır. Çünkü savaşla ilgileri olmayanların esir alınması düşmana karşı savaş değil soykırımın bir yöntemidir. Dolayısıyla savaşla ilgileri olmayanların esir alınması aynı zamanda savaş suçudur. 

Savaş haricinde ise hukuki gerekçe olmaksızın bir kimse özgürlüğünden mahrum edilemez. 

Siyonist işgal rejimi her konuda olduğu gibi esir alma ve esir aldığı kişilere yönelik uygulamalarında da sürekli savaş suçları işliyor. Ama bu konudaki insanlık dışı uygulamalarına ve hiçbir ölçü tanımadan savaş suçları işlemesine rağmen küresel güçler, ABD ve Batı emperyalizmi işgalci siyonistlere şartsız destek vermeye devam ediyor. Uluslararası kurumlardan ise ciddi anlamda bir ses çıkmıyor, çıksa da işgalci siyonistleri vazgeçmeye zorlayacak bir eyleme dönüşmüyor. 

Siyonist işgalciler her şeyden önce Gazze’ye yönelik kara saldırıları esnasında binlerce sivili sadece o bölgede yaşamaları ve Filistinli olmaları sebebiyle esir aldılar. Esir alınanlar arasında çok sayıda doktor, sağlık görevlisi, gazeteci, insani yardım görevlisi ve sivil savunma elemanı var. 

Sonrasında işgal ordusu bu şekilde esir alınıp kaçırılanlar hakkında bilgi verilmemesi, yerlerinin açıklanmaması ve hukukçular tarafından ziyaret edilmelerine izin verilmemesi talimatı çıkardı. O yüzden kaçırılan binlerce insanın nerede olduğu, ne gibi muamelelere maruz kaldıkları hakkında uzun süre bilgi alınamadı. Sadece bazı kişilerin sağlık sorunlarından dolayı getirilip Kerem Ebu Salim kapısına yakın bir yerlere bırakılması sonrasında onlar vasıtasıyla esirlerle ilgili bazı anlatıları dinlemek mümkün oldu. 

Sonrasında bazı insan hakları kuruluşlarının, birtakım uluslararası mekanizmalarla da işbirliği yapmasıyla avukatların esirleri ziyaret etmesine izin verilmesi için işgal rejimine baskı yapılmasının ardından çok kısıtlı sayıda bazı esirlerin yerlerinde ziyaret edilmesine izin verildi. Ayrıca yine bazı esirler sağlık sorunlarından dolayı işgal güçleri tarafından serbest bırakıldı. 

Gerek esirleri yerinde ziyaret eden avukatların ve gerekse Gazze’ye dönen esirlerin verdiği bilgiler gerçekten çok korkunçtu. Siyonist işgalcilerin Gazze’den kaçırılan esirlere çok korkunç bir şekilde işkence ettikleri ortaya çıktı. 

Her şeyden önce esirler çok kötü ortamlarda tutuluyor. Bununla yetinilmeyerek kendilerine oralarda son derece vahşi yöntemlerle işkence ediliyor. Başta Dr. İyad Er-Rantisi olmak üzere aralarında doktorların ve gazetecilerin de bulunduğu birçok sivil esirin işkence yüzünden hayatını kaybettiği öğrenildi. Ancak işgal rejimi henüz onlarla ilgili resmi bir açıklama yapmış değil. 

Esirlerin uzun süre ellerinin ve ayaklarının bağlı tutulmasından dolayı bazılarının el veya ayakları kangren olmuş ve işgalciler onların uzuvlarını anestezi yapmadan kesmişler. 

Aynı ortamda tutulan esirlerin birbirleriyle konuşmaları, ibadetlerini yerine getirmeleri tamamen yasak. Günde bir öğün ve sadece hayatlarını idame ettirmeye yetecek kadar yemek veriliyor. O yüzden serbest bırakılan esirlerin çoğunun adeta iskelete dönüştüğü görüldü. 

Tuvaletleri ve banyoları kullanmak için son derece yetersiz süreler konuluyor. O da uzun aralıklarla veriliyor. Örneğin bir esirin tuvaleti veya banyoyu en fazla bir dakika kullanmasına izin veriliyor. Bazen bir dakikada üç veya dört kişinin ihtiyacını görmesi şart koşuluyor. 

Esirlere ayrıca sözlü olarak çok çirkin hakaretlerde ve küfürlerde bulunularak psikolojik işkence yapılıyor. Cinsel tacize ve tecavüze maruz kalanlar bile var.

 

Haberle ilgili yorum yapmak için tıklayın.

Yorumlar

M.ALİ

İSLAMIN OLMADIĞI HER YER HARAP DIR.

Erzincanlı.

"Zalimler için yaşasın Cehennem."
x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23